Web Zaman Damgası

DAĞ DERVİŞİ ÇOBAN

Hiç acımadan
Kırdılar kolunu kanadını
Astılar ağaca ayağından seni
Yürüdü tepene kan
Sevindi düşman

Bir bir yokladılar ceplerini
Aldılar babadan kalma tütün tabağını
Kehribar tespihini
Yırttılar kana bulanmış mor poşunu

Neydi senin suçun günahın
İsyanı mı çağrıştırdı ıslıkların
Garip bir çobansın
Bu dağ başında
İşinde gücündesin
Yoktur kimseyle alıp vermediğin

Dinlendirir insanı sesiyle kavalın
Keyiflenir duyunca bu güzel sesi koyunların
Sen bir dağ dervişisin
Bulunmaz eşin benzerin

Söyle kaç asırdır tutsaksın
Özgürce akmıyor suların
Hürriyetine düşkün yiğidim
Seni bu halde mi görecektim

Bak etrafına kavim kardeşlerine
Herkes yaşıyor özgürce
Bir sen tutsaksın
Ne kadar kötü talihin var senin
Oyuncaksın itin çakallın ellinde
Bu güzelim güller çiçekler içinde


Sende paylaşacaksın
Kardeşinin kötü kaderini
Günlerce sürdüler masumun izini
Bir dağ başında ezdiler başını
Hiç acımadan
Yem etiler kurda kuşa
Cenazesini bile vermediler sana


Şimdi sığınmışsın bu yüce dağa
Yüreğin ağzında
Kaçıyorsun
Azraillin soğuk yüzünden

İrfan GÖRGÜN