"İKİ BÜKLÜM HÜZÜN..." isimli şiir 28.9.2017 16:27:20 Edebiyatdefteri.com Web Zamanında Edebiyatdefteri.com Sunucularına Yüklenmiş/Güncellenmiştir.
Edebiyatdefteri.com sunucularına yüklenen veya güncellenen şiirler web zaman damgası ile işaretlenir. Web zaman damgası ile işaretlenen şiirleri sertifika zamanında yer alan bilgilere göre doğruluğunu taahhüt eder.
Detaylı Bilgi İçin Tıklayın.
İçimin aryalarını didikliyorum: İki büklüm hüzün, Şerrine lanet okuyanlarda yok asla gözüm. Hem dünden kalana hükmeden Bir de an’ımı delip geçen gözlerinde, Kıyama durduğum onca şiirde Şehir bile cümleten benimle nöbette.
Sitemlerimi gömdüm, Ölüm çıksın ki; Ne pervasız ne arsız bir rabıtayım: Bir yüzüm nasılsa hüzün, Deryaları dingin bilip sığlardan Kaçan ölgün mizacımda Kabuk bağlamasından tutun da Aldatıldığım bunca safsatada Ölümü arzu eden bir ruhum; Sevgiden öte bildiğim bir duygu olsa keşke, Keşke ölüm makamına gelmeden Bir türkü kadar pelesenk olsam Sevdiklerimin yüreğine.
Deryalardan mı sızdım ne? Deli rüzgârlarla kalıbımdan mı taştım? Derdin de dermanın da şeceresi Rahmetin kursağında madem, Ne dedimse sanma asla yalan, Ne duydumsa Varsın bozguna uğrasın Yazdığım bunca ferman.
Aşka sirayet edenden korkmam ki; Asla korkmam sözünün eri, Sevginin neferi kimse teyakkuzda: Bin defa yanılsam da Sevmekten gayri Neyin tutsağı oldum sanırsın bunca sene?
Örtündüğüm şiirden; Kalıbını basan onca şairden; Zehrimi alan dost meclisinden de korkmam, Kendimden korktuğum kadar da Düşman bildiğim sadece içimdeki arsız tufan.
Derli toplu olmalı şairin ölümü, Sevip de aşka kucak açan yüreğinde Kaybolmadan asaletin dokunuşu, Arsız bir sevgili olmalı yine Bağrına bastığındansa Basıp geçenler olsa da defalarca üzerinde.
Aşka tutuklu, Zanları olsa da izafi, Kambersiz düğün misali Özleme banıp banıp geceyi, Safi yanılmışlığa paye verir elbet Yüreğin kırık bir köşesi.
Zorba hüzün bile bıkkın günden, Bir kıymet bilip bir de fıtratı rahmetle Yıkandığım gün ertesi. Ölümlü hücrelerim, Ölümüne hücremde; İrkildiğim gecede kanıksadığım Derli toplu üç beş cümle olmalı Nazarımda azalan ömrün, Gıyabında sunulan sevgi ile örtündüğüm Biraz da neşeyi buyur etsem soframa Sonra da didiklesem biteviye.
Sükûtun deminde derlediğimle Sızan yıldızların tekmiline Nazire ettiğim kara gece. Günde eremediğim sükûtun dibi yanmışçasına Gönülde pervasız aşkımın suruna yatıp da Evveliyatımdan nasiplenip Vakur yarınları tıkarken gönül çekmeceme; Bir de fıtratın alâmetifarikasından Çektiğim bir ton çekinceyi istifleyip Yonttuğum yarınların menzilinde Dimdik bir sureti elimle koymuş gibi Edilgen bir gölgeyi de Dikerken ömrün ufkuna.
Sitemizde daha iyi hizmet verebilmek için sitemizde çerez kullanılmaktadır.