"ESKİ ŞEYTAN" isimli şiir 21.5.2017 10:11:47 Edebiyatdefteri.com Web Zamanında Edebiyatdefteri.com Sunucularına Yüklenmiş/Güncellenmiştir.
Edebiyatdefteri.com sunucularına yüklenen veya güncellenen şiirler web zaman damgası ile işaretlenir. Web zaman damgası ile işaretlenen şiirleri sertifika zamanında yer alan bilgilere göre doğruluğunu taahhüt eder.
Detaylı Bilgi İçin Tıklayın.
Eski bir şeytan içimdeki Korkunç sayılmaz fakat insan değil ne de olsa Öldürme kudreti ona verilmedi. O işi bir melek üstlendi. Ne kadar tuhaf değil mi?
Ben sadece evim. O Evin ebedi sahibi. Böyle olsun istemezdim. Ben hep kaldırımdan yürürdüm. -Ayaklarım hiç yan yana gelmezdi. Adımlarım bitişikti ardarda. O kadar korkardım ki teki olan bir şeyi yalnız bırakmaktan. Ayaklarım yan yana gelince ıssızdılar. Herkes arkasında iyi ve tanıdık bir şeyler olsun ister. Yanında annesi olsa da. Ansızın arkasından gelecek fenalıktan korkar herkes.- Birinin ciğerinden tükürdüğüydü o. Onu çiğnedim. Şimdi mühürlenmiş bir evim Perdesini kimsenin açmadığı. Ahalisi o ve ben olan.
İçten dışa doğru yenmişim Biri dokunsa göğsüme İpek derim içine göçecek Bomboş kalmış göğüs kafesimin. Orada hiç ses kalmadı. Bir tek çığlıkları Birinin tükürdüğü eski şeytanın. O çığlıklar da ara sıra. Yalnız gözyaşım aktığında. Şimdi ağlamak bile kolay değil Neye içlenirsin için olmayınca. Her yanım sessizlik bundan geri.
Her gece değil her gün yolculuk var Sisli, taşlık ve ıpıslak ve içimde kaybolmuş bir vadiye. Orayı bulmak artık zor değil. Sessizlik elle tutulur bir kıvama eriştiğinde Biliyorum ki yaklaştım. Çok korkuyorum fakat Arkama dönüp bakmıyorum bile Biri var mı diye? Herkes çekip gitti ve o Birinin tükürdüğü eski şeytan Sadece o Benimle.
Ben balkonda tek başına asılı gördüğüm Kazağa bile ağlardım oysa Çünkü yalnızdır. İçi boşaltılmıştır ve biri dokununca İçeri göçecektir ipek teni.
İnsan kime gider kimseyi bulamayınca Biliyordum, unuttum. Onun da eski bir adı vardı. Beni ilk önce o bıraktı. Ana rahmi dedikleri karanlık heybeye. Ben ne bilirdim nefes almak nedir Su yuttum. Sonra annem bir lanet okudu Seher vakti ağladı da. Biri daha sokuldu yanıma. Babam kapıyı zorlarken. Ben varken içeride. -Ne gürültüydü o.- Aniden ağzımın tadı değişti. Bir annem olduğunu bile bilmiyordum. O kordondan kalbime akan irinden önce. Biri daha vardı yanımda. Ben korkmak nedir ne bilirdim? Güldüm.
Kimse hiçbir şey bilmez Nereye gider bunca yol. Ve daha da çoğalan yollar. Gidip gidip kendine varır insan. Bütün kanın tekrar tekrar kalpten geçmesi gibi Ben gidemedim. Ağır bir dolabın altına kaçmış Ve kendisinden ümit kesilmiş bilye gibi Orada Eski şeytan ve ben sessizce bakıyoruz sızan aydınlığa. Belki bir gün o çocuk büyüyecek O dolabı kaldıracak. Belki birgün.
Karmakarışık mı geldi size bunlar? Yeryüzünde karmakarışık olmayan ne var? Benim unuttuğum, sizin bildiğiniz O eski adın hatırına Bir dakika düşünün Her yıl sebepsizce ortadan kaybolan onca insan Gerçekten neredeler? Kimse sessizce gitmez. Sessizce ve iz bırakmadan. Her kaçan bulunmayı da murad eder aslında. Çalılarda asılan şeyleri paçavra mı sanıyorsunuz Ya da bir koyunun kuyruk kılı. Ya biri entarisinden yırttığı bir parçayı asmıştır oraya Ya saçından bir tutamı. Ya geri dönebilmek için aynı yoldan Ya bulunmak için gittiği yerde. Hiç birimiz bu nafile çabadır deyip Öldürmeyiz umudu. Organ mafyası, cinnet katliamları İnsan tacirleri Bütün bunların kooperatifi sizsiniz. Bütün yitikler sizin içinizde. Ev sahibinizin ve evlerinizi paylaştıklarınızın kimler olduğunu Gerçekten biliyor musunuz? Ağlıyor musunuz? Ağlayın! Daha vaktiniz varken bunun için.
Sitemizde daha iyi hizmet verebilmek için sitemizde çerez kullanılmaktadır.