ŞairYazarKimlik OnaylıVip
- 2 Haziran 2008'den beri üye
Şiir Yorumları
sır
12 Nisan 2011 Salı 13:50:59
sır
11 Nisan 2011 Pazartesi 10:48:57
Neeeyyy!... Demek şeriatin hükmünü ihlal!... Tiz vurun kellesini!... Gönül başı hemen vurula!... Bizim bâtın hükmümüz budur ki; bizim öldürürken diriltenlerden olduğumuz biline!...
Eyvallah!... Eyvallah!...
Ruhunuza afiyet!...
Eyvallah!... Eyvallah!...
Ruhunuza afiyet!...
sır
6 Nisan 2011 Çarşamba 22:24:19
Anasının kuzusu mu derdi Havva?...
Ne derdi?...
Derdi neydi?...
Bir Salih Evlad'ın peşisıra git kızım mı derdi?...
Yasak olan bir meyvenin ötesinde ki mi derdi?...
Ne derdi?...
Derdi ne?...
Ruhuna afiyet...
Ne derdi?...
Derdi neydi?...
Bir Salih Evlad'ın peşisıra git kızım mı derdi?...
Yasak olan bir meyvenin ötesinde ki mi derdi?...
Ne derdi?...
Derdi ne?...
Ruhuna afiyet...
sır
6 Nisan 2011 Çarşamba 20:49:51
İşitiyor musun uzaktan mırıldananları:
"Aşkın pazarında canlar satılır
Satarım canımı alan bulunmaz
Yunus öldü deyu sela verirler
Ölen beden imiş, aşıklar ölmez..."
Ah Yûnus!... Bizim Yûnus!...
Allah bizi aşkın hakîkatine, hakîkatin aşkına va...
"Aşkın pazarında canlar satılır
Satarım canımı alan bulunmaz
Yunus öldü deyu sela verirler
Ölen beden imiş, aşıklar ölmez..."
Ah Yûnus!... Bizim Yûnus!...
Allah bizi aşkın hakîkatine, hakîkatin aşkına va...
Etkili Yorum
sır
6 Nisan 2011 Çarşamba 19:44:34
Kadın, erkek için; erkekse, kadın için bir vesile...
Mesele, ne için var isek; O...
Mecaz-i aşk adı verilen beşeri aşk bahsinde Aşkın zirvelerinden Mevlâna der ki: "...İnsan faniye duyduğu aşkta kararlı, vefalı ve sadık ise , bu mecazi aşk onu gerç...
Mesele, ne için var isek; O...
Mecaz-i aşk adı verilen beşeri aşk bahsinde Aşkın zirvelerinden Mevlâna der ki: "...İnsan faniye duyduğu aşkta kararlı, vefalı ve sadık ise , bu mecazi aşk onu gerç...
sır
6 Nisan 2011 Çarşamba 15:23:56
Etkili Yorum
sır
6 Nisan 2011 Çarşamba 05:05:15
Ey Tûr...
Bu gece seni ikinci anıştır bu...
Bir iltifatın muhatabı olan ruhundan üfür bize...
Rüzgara tozlarını karıştır...
Ta ki ağzımızdan burnumuzdan dolsun içimize...
Dolsun da sarsılalım baştan ayağa...
Ve şu hüsran ve mağlubiyet artık ye...
Bu gece seni ikinci anıştır bu...
Bir iltifatın muhatabı olan ruhundan üfür bize...
Rüzgara tozlarını karıştır...
Ta ki ağzımızdan burnumuzdan dolsun içimize...
Dolsun da sarsılalım baştan ayağa...
Ve şu hüsran ve mağlubiyet artık ye...
sır
6 Nisan 2011 Çarşamba 01:52:27
Bizi kuytulardan, meydanlara koşturacak yağız atlı süvari!...
İçimizden ne zaman çıkacaksın!...
Bir zaman biliyorum...
Evet bir zaman...
Ama o zamana dek çıkmayacak olursan;
Bilmiyorum ne yaparım?!...
Tebrik ve takdir...
Ruhunuza afiyet...
İçimizden ne zaman çıkacaksın!...
Bir zaman biliyorum...
Evet bir zaman...
Ama o zamana dek çıkmayacak olursan;
Bilmiyorum ne yaparım?!...
Tebrik ve takdir...
Ruhunuza afiyet...
sır
5 Nisan 2011 Salı 18:47:41
Ölümü başa taç bilenler için kabirler taht olur, saray olur...
O ilacı içmeli...
Ölmeden ölmeli...
Bir sabah yeli,
Bir rüzgar misali...
Geçmeli geçmeli...
Ölmeli ölmeli ölmeli...
Eyvallah...
O ilacı içmeli...
Ölmeden ölmeli...
Bir sabah yeli,
Bir rüzgar misali...
Geçmeli geçmeli...
Ölmeli ölmeli ölmeli...
Eyvallah...
sır
5 Nisan 2011 Salı 01:16:53
Keşke deneme yazılar kısmına eklenmiş olsa idi...
Şiir okuma hevesiyle uğramış idik amma...
Umduğumuzu bulamadık...
Düz yazı, yalnız cümleler kesik...
Ya hu gülüyorum bir yandan kendi kendime...
Daha çok yazdıklarıma...
Şiirden anlamam diye...
sır
4 Nisan 2011 Pazartesi 23:09:03
Daha derin olmadı idi zannımızca...
Temaya karşılık çok sığ kalmış...
Her ne kadar "aşk" kelimesinin bizatihi kendisi büsbütün bir derinlik ifade ediyor olsa da onun peşisıra koşturan kelimelerin ve satırlarında o derinliğe dalma gayretlerini hisse...
Temaya karşılık çok sığ kalmış...
Her ne kadar "aşk" kelimesinin bizatihi kendisi büsbütün bir derinlik ifade ediyor olsa da onun peşisıra koşturan kelimelerin ve satırlarında o derinliğe dalma gayretlerini hisse...
sır
4 Nisan 2011 Pazartesi 18:24:32
Şair; lâl'e dil; âmâ'ya göz; ahraz'a kulak; insan'a insan şair ve ruhsuz'a ruh...
Ve şair, hikmet denen az bilinen çok meşhur caddenin en aşina müdavimi...
O bir kadın, bu bir şair...
Ey empatik peygamber!...
Ya Halil (olan) İbrahim!...
Sana d...
Ve şair, hikmet denen az bilinen çok meşhur caddenin en aşina müdavimi...
O bir kadın, bu bir şair...
Ey empatik peygamber!...
Ya Halil (olan) İbrahim!...
Sana d...
sır
4 Nisan 2011 Pazartesi 14:05:50
Âşkın kulu kıldığı kölelik öyle bir makamdır ki; şayet hakikatinden yana bir damlacık zuhur etse cümle cihan padişahı saraylarını yıkar, taçlarını paramparça eder, tahtlarını yakıp kül ederler ve o makamın sahibine; aşkın kölesine kul olmanın çaresin...
sır
4 Nisan 2011 Pazartesi 09:10:50
Yûsuf misali bir güzele bir zaman mecnun olmaksa da kader; marifet, iradenin cüz'ünü küll'e tercih edip bir vakit sonra Züleyha kesilivermektir, derler...
"Ölmeye, ölmeye, ölmeye geldik...
Bu maçı, bu maçı almaya geldik..." diye kulakları sağır e...
"Ölmeye, ölmeye, ölmeye geldik...
Bu maçı, bu maçı almaya geldik..." diye kulakları sağır e...
sır
4 Nisan 2011 Pazartesi 03:22:21
Çalışmanın şiir noktasındaki tahlili bahsinde, şairlik makamından uzak ve şiire hala yabancı benim gibi biri için bir şeyler söylemek abesle iştigal etmek olsa da not düşelim istedik: Şiirin hikayesine eyvallah... Özellikle son satırına... Şiirden zi...
sır
4 Nisan 2011 Pazartesi 01:04:46
Kıyamet yaklaştı...
Sızıların an/sızın dineceği gün kadar olmasa da...
Zira o gün daha yakında...
Ruhuna afiyet...
Sızıların an/sızın dineceği gün kadar olmasa da...
Zira o gün daha yakında...
Ruhuna afiyet...
sır
4 Nisan 2011 Pazartesi 00:22:27
İş öylesine bir bir iş ki; Kalpleri Evirip Çeviren'in başından sonuna anbean kuşatmasında...
Her iş ve herkes için aynı hal..
Ve bir gün(ah)ın içinde saklı bir ah var ki; kem sözlere yabancı...
Zehri şerbete çeviren bir lütûf adı...
Garip bir şey...
Her iş ve herkes için aynı hal..
Ve bir gün(ah)ın içinde saklı bir ah var ki; kem sözlere yabancı...
Zehri şerbete çeviren bir lütûf adı...
Garip bir şey...
sır
4 Nisan 2011 Pazartesi 00:00:56
Neyse ki ölüm var...
Yoksa dirilmeden ölürdük ya...
Her sancı bir doğumun habercisidir ya hani...
Ve karanlıklar izcisidir ya güneşin...
İşte öyle...
Ruhuna afiyet...
Yoksa dirilmeden ölürdük ya...
Her sancı bir doğumun habercisidir ya hani...
Ve karanlıklar izcisidir ya güneşin...
İşte öyle...
Ruhuna afiyet...
sır
3 Nisan 2011 Pazar 23:32:48
:)
Ne yazarsan yaz...
Ama muhabbet olması ümidi ile ben sözü Yahya b. Muâz'a bırakayım. Bizim için de o buyursun;
Yahya b. Muâz: Eğer cehennemi bana bağışlasalar, hiçbir âşıkı yakmam. Çünkü zâten aşk âşıkı yüz defa yakmıştır.
Ben-i Âdem: Şayet b...
Ne yazarsan yaz...
Ama muhabbet olması ümidi ile ben sözü Yahya b. Muâz'a bırakayım. Bizim için de o buyursun;
Yahya b. Muâz: Eğer cehennemi bana bağışlasalar, hiçbir âşıkı yakmam. Çünkü zâten aşk âşıkı yüz defa yakmıştır.
Ben-i Âdem: Şayet b...
sır
3 Nisan 2011 Pazar 22:33:41
İlm-i hal bilgisinden haberdar olan birisinin hali ne olursa olsun yarını aydınlıktır, derler...
-Sahiden öyle midir?...
-Gerçekliği O'nun katında elbet ama hiç değilse gelecek nam ve hesabına böylesi bir için, böylesi bir hal ümid edilebilir...
-...
-Sahiden öyle midir?...
-Gerçekliği O'nun katında elbet ama hiç değilse gelecek nam ve hesabına böylesi bir için, böylesi bir hal ümid edilebilir...
-...
İnsan, bulanık "görmek isterse" Allah da bulanık gör "der..." (İşte kader...)
İnsan, içinde kül olmanın tasasını çekiyorsa kul olmak için, bilmeli ki; (bilmekten ziyade iman etmeli ki) bir rahmet rüzgarının habercisidi...
10.4.2011 11:45:31