Yak Yüreğimdeki ResimleriniGönlünün gölgeli çardaklarında salındım ben yıllarca Geç sevilmişliklerin terkisinde izledim seni asırlarca Ölümler gördüm, hüzünlü topraklar attım mezarlara Devşirmeli günler ektim sabırla aşkın kuru ovalarına. Aldırmazlığıma vur geçen yılların sessiz iniltilerini Payına düşen ne varsa hayattan, al git, istemem geri Uzaklara göm şiirlerimi, ölü ozanlar bilir sözlerimi Kıvranışlarıma bakma, yak yüreğimdeki resimlerini. Sevdanın iğneli beşiğinde sallandım, güldüm, kanadım Dört yanım ateşti, karıştım özleme, şiir olup çağladım Baharlar ektim gözlerine, zemheride hüsranı topladım Göğsündeki serin gölgeliğe mevsimlerce sokulamadım. Terinin kaydıraklarından inerken düzüne, dağların inledi İsyanlar serptim denizlerine, ağlarım yırtıkmış, dikilmedi Tükendim eşsiz sularında, sana gelmeye ah kulaç yetmedi Düşler sürdüm ekmeğime her sabah, lokmalar içime sinmedi. Mesafelerin kurulmuş saatleriyle deviremedim yılların yapısını İki kapılı bu dünya odasında söndüremedim gecelerin çırasını Mevsimsiz hasattı gönlümdeki konukluğun, süremedim sefanı Hançerlerle deş göğsümü, kızıl bir şafakta itiver aşkın sehpasını. Var/oluşun düş kapılarında beklerken gönlümüzü okşayacak eşsiz elleri, itiveririz gönlümüzdeki o bizi iyileştirmeyecek bekleyiş merhemlerini. Umutlar çalarız alnımıza, kağnılar gıcırdar yüzyıl ötelerden, geçerken savaş meydanlarını ve üşür ellerimiz, beklerken yârin hohlamalarını. Gülüşler yansır simli perdelerimizden usulca, dinlerken biz yaşamak ve sevmek nakaratlı aşkın şarkılarını... Geceden şiir notlarıydı... Selahattin Yetgin |