Radyoaktif
Herşey sükun içinde yürüyordu
Ta ki muhayyel bir ahtapotun muhayyer kolları sarana kadar omurilikleri Bir nükleer gibi yağdın mahremimize Bir nagazaki ,bir hiroşima olmadı kentlerimiz /Ki dünya ağlarken bu şehirlere Düşünmedik sabang adasındaki japon kalesinin terk edilişini Zavallı açe / Radyoaktif tesirler tohumları çürütecekti Ve sen benlik kulelerinden şuh kahkahalarla kokteyller içerken Zindanlar masumları çürütecekti Tohumlarımız çatlamadı, yüreklendi, Masumlara yeni yeni masumlar eklendi Vakti merhunun Sahibine emanet edilirken körpelerimiz Sen kulelerin mahsenlerinde bezgin Quasimodonun ağzında hasret çığlıkları Senin ağzında haset hırıltıları Aydınlık gözlerinde çocuğun ,yorgun ayrılıkları Bedenlere esaret mümkün,tecrid,tehcir Kafeslere sığmaz olur muhacir Yeryüzü kucaklar tüm kalbi kırıkları |