BU ONUR, BU TERCİH BİZİM !
Bence dostlar,
Yalnız, delikli demir değil; Para da icad olunca Bozuldu mertlik. Bize göre değildir be gülüm Zayıf’a, Yoksul’a zulüm, Değildir zinhar Bu can çekişen Bu kokuşmuş düzen Bu sinsi namertlik. Yani; En büyük aşk’la biz severiz yaşamı. Ölü soyucuları Ve ölü sevicileri gibi Asla kutsamadan ölümü. Bizim Luğatımızdaki haramdır zillet Ve düşünmeden, sorğulamadan, Hayalî cennet aramak, Devlet ve Namert Tiran’a biat ederek yaşamak.! Yeğleriz bir nefeslik Şahlanmış onurlu bir isyanı Yüz yıllık paçavra bir saltanata. Yeter ki; Yeter ki halklarımızın belleğine Bir dirhem bilinç Bir tutam umut, yarına dair Ve karanlığı ürküten Bir ışık olabilelim Tutarlı, Direngen, Anılar da ve gönüllerde Bir bebeğin gülücüğündeki kadar Korkusuz... Altı üstü Ecelden Bir adım önde olur ancak Erken gelmiş bir ölüm; "Feda" yok eder mi sonsuz hayatı? Öyle ya da böyle Öleceksek de ölürüz be gülüm. İster gözaltında Filistin askısında, Hatta Bir yasal faili bomba Atomlarına ayırabilir uzuvlarımızı Barış sloğanlarıyla inleyen Bir eylem alanında. Belki Halepçe’de Sarin gazıyla Yeşil elma kokusunda, Ya da ülkem de "TMK" manyetolu elektrik akımında, En ağır ve soysuz bir işkence de.. Veya Tut ki 1945 yılında bir Kızıl Partizan Bir Komünist’im. Bir yahudi Yahut bir çingene Önce, zehirli gazla Duşlardan akmış ölüm Sonra Bir nazi fırınından Mavi göğe savrulmuş külüm, Varsın savrulsun gülüm ! Yeter ki Yarınlara kalmasın Kan Gözyaşı Açlık Savaşlar ve zulüm.... 11:02:2016 Saat:01:35 |
Selam ile...