tek bahtsız sanki bir biz miyiz? peki ya sizler nesiniz sizler kimlerdensiniz kalksanıza artık şu asırlık uykunuzdan var görünüp de aslında hep yok olanlar Ya Rab bu asılsızlık dünyasında herkes olmuş bir çengi kendi öz havasında hep bir mişli geçmişe sığınıp da dururlar hep bir biz varız sanki kör bir merminin gez göz arpacığın da
tapusu bile yok gayri sisli bir durum içinde vatan hep gece ve hep hüzün içinde toprak altında yatan oluk gibi yaşlar sadece bizden mi akacak kasıtlı bir ortamın zalim mi zalim kolların da içimizi yakan bu suskunluğun çığlığı herkes her an çılgın bir çığırtkanlık içindeyken yasak mıdır ölmek bu topraklar da bu gel git deryasında eşkıya kol gezer koca koca ülkelerle birlikte kader attıysa alemin ortasına coğrafya’mı neden yakılıp da yıkılır bize yok mu hiç rahat onlar kimdir neden ki yılanın deliğini karıştırır da durur göçmen ruhlara doğru sürüklenmem de neden yok mu bu ülkede sorumlu bir insan el uzatacak olan son yurdum son makber’im bu düşemem ki asla bu kahpe tuzağa varım yoğum o gidemem ki asla ben ondan uzağa
Ya Rab bir mola versen ne olur şu acılarımıza hükmün tesiri yüksektir bilirim senin affına talibiz ak saçlı sevdiklerinin hürmetine yerimiz belli ceddimiz belli çıkamayız ki yeminimizden iblisler girmiş içimize kan kusturur da durur ben Türküm Kürdüm ve Lazım veya Çerkez’im Alevi veya Sünni’yim sanki kimin umurunda öğütüyorlar hepimizi haçlının dişi sivri çarklarında ırk din ve mezhep tuzaklarına her gün düşmekteyiz habersizce kibir ve gurur hasutlukla hep kol kola zift karası geleceğimiz sinsice çok hızlıca hazırlanmakta kan kırmızı oldu ülke kahpelerin şeytani oyunlarından dere dere ırmak ırmak ve göl göl yığılır canlar tabut tabuta deryalar bile doldu çoluk çocukölümlerinden ne ufuk kaldı ne hafıza hep bular da bizim gerzekliğimizden gerisingeriye atıp da duruyor bir bir kıyılarımıza
kanayan bu kanın hemen durdurulması lazım birliği ve beraberliğin şerbetini tatmayı görmeli bu millet Irak Filistin Gazze ve Suriye veya Dünyanın tüm halleri ortada yoksa kör müdür bütün gözler ağlamaklı olduk dayanılmaz bu incinmeler geçmişin dostluğunun hayaliyle yaşıyor yürekler lanet olsun kanla kazanılan varlıklara el açtım sana Ya Rab içten gelen bir dua ile isterim bir kurtuluş yolu Ya Rab sen ver bize hemen kurtuluşu dokunulmasın bu mazlum kalmış olan ihlaslı ruhlara
senin ipinden her ayrılışta başı sonu kopuk bir durumda kalıyoruz cümleten halamı aklımız gelmez başlarımıza yarınlarımız yok olmakta bu gidişte köklerimizi bile kazıyacaklar tarihten ben gidemem ki buradan ıraklara gelirse burada gelsin bana makus ecelim kanımı bu vatan uğruna kana kana şerbet diye içeceğim
kan kırmızı tenlim ay ve yıldız gözlüm senin için ben yakalanmışım kahpenin kurşunlarına her vuruluşta da döneriz gerisin gerisine bil ki sen bir ölsek bin diriliriz bu bayrak ve vatan uğrunda bu vatan toprağına bizler kul ve köleyiz zaten
ey şanlı şehidim yeter ki sen hiç incinme rahat uyu toprağımızın kollarında…
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
-Başı sonu kopuk bir durumdayız cümleten… şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
-Başı sonu kopuk bir durumdayız cümleten… şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Şair ve Yazar Yavuz Bülent Bakiler’in yurdun çeşitli yörelerinde verdiği konferanslar, radyo ve TV larda yaptığı konuşmalar neticesinde sesi kısılır. Ses telleri arızalanır, öyle ki, bir ara, hiç ses çıkaramayacak durumlara düçar olur. Ameliyat olur,arıza giderilir.
Kısa sürede konuşması da düzelir. Ancak, bu arada, fazla konuşmasından dolayı yüzünün sağ tara- fında bir de kısmî felç oluşmuştur. Bunu gidermek için, ayrı bir tıbbî müdahaleye muhtaçtır. Bir yakıniyle birlikte, bindikleri araba ile hastahaneye giderlerken çep telefonu çalar. Arayan, arkadaşla- rıdan Şair Nurettin Uytun’dur hal hatır sorup, Bakilerin sağlık durumunu öğrenmek istemektedir.Yavuz Bülent Bey durumu izah eder ve hemen Nurettin Uytun’a hitaben: Nurettin Bey, Hocam hep senin yüzünden oldu. ‘ Hep sağdan konuş, sağ konuş, sağdan konuş’ deyip durdun. Ben de sağdan konuşa konuşa bu hale geldim, diyerek nükteyi patlatır.
Nurettin Uytun ise: Sayın Bakiler, bu deyişiniz bana, Merhum Alparslan Türkrş ile Merhum Serdengeçti Osman Yüksel arasında geçen bir diyaloğu hatırlatmaktadır. Müsaadenizle anlatayım, der ve şöyle anlatır: Alpaslan Türkeş hastahanede yatmakta olan titreme hastası (parkinson) Serdengeçti’yi zıyaret eder. Hal hatır sorup sağlık temennisinde bulunur. Hastalık sebebini öğrenmek isteyince
Serdengeçti aniden ‘Sizin yüzünüzden oldu!’ der. ‘Türkeş, ‘Bir kabahatımız mı oldu Sayın Yüksel’ der, Serdengeçti hemen nükteyi patlatır ve Daha nolsun Albayım : ‘Ey Türk, titre ve kendine gel !’ dediniz, ben de titremeye başladım. Ama, bi türlü kendime gelemiyorum!’ cevabını verir.
Bunu dinleyen Şair Yavuz Bülent Bakiler, ikinci nüktesini patlatır ve: Aynı soydanmışız, der.
Derleyen:
Erenköy/İSTANBUL: 02.04.2014 Mustafa Alper Tunga Uytun
.............................. Saygı ve Selamlar...
Her kavim lâyık olduğu şekilde yönetilir. Bizler, bugünkü yönetime ve yaşadıklarımıza müstahak olmuşuz ki bu acıları yaşıyoruz. Rabbim, bin ân evvel bu acılarımıza son verecek bir hayatı yaşamayı nasip etsin. Hissiyatımıza tercüman olan kaleminiz durmasın üstadım. Dualarınıza "Âmîn!" diyerek iştirak ediyor, sıhhat ve selâmet dileklerimi sunuyorum. Muhabbetle...
Gerek ülkemize ve gerekse tüm dünyaya huzur ve barış gelsin artık..Her gün ölüm geziyor her yerde...Duyarlı yüreğiniz ve kaleminiz güzellikleri yazar inşallah üstadım..saygılarımla!!
kan kırmızı tenlim ay ve yıldız gözlüm senin için ben yakalanmışım kahpenin kurşunlarına her vuruluşta da döneriz gerisin gerisine bil ki sen bir ölsek bin diriliriz bu bayrak ve vatan uğrunda bu vatan toprağına bizler kul ve köleyiz zaten
ey şanlı şehidim yeter ki sen hiç incinme rahat uyu toprağımızın kollarında…
Bütün şehitlerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Allah yar ve yardımcımız olsun. Yüreğinize sağlık değerli Üstadım. Kaleminiz daim olsun.
Ya Rab bir mola versen ne olur şu acılarımıza hükmün tesiri yüksektir bilirim senin affına talibiz ak saçlı sevdiklerinin hürmetine yerimiz belli ceddimiz belli çıkamayız ki yeminimizden iblisler girmiş içimize kan kusturur da durur ben Türküm Kürdüm ve Lazım veya Çerkez’im Alevi veya Sünni’yim sanki kimin umurunda öğütüyorlar hepimizi haçlının dişi sivri çarklarında ırk din ve mezhep tuzaklarına her gün düşmekteyiz habersizce kibir ve gurur hasutlukla hep kol kola................................................// Beni yine derinden etkileyen,icimde kanayan o yaraya el uzatip,biraz olsun acimi dindiren,duygularima tercuman olan bu son derece duygulu,anlamli hayli emek verilmis güzel siiri ve elini her zaman tasin altina cekinmeden sokan,koca yürekli Azap Üstadimi cani gönülden tebrik ediyorum..Selam ve saygilarimla..
duyarlı kalemine sağlık üstadım. çevremizde oynanan oyunlar, acılar ve mümessilleri ustalıkla yazıya aktarılmış. ders alma zamanı derken hala gafletteyiz. Saygılar ve sevgilerle
değerli üstadım.öyle bir taştıki yüreklerimiz satır satır tercümanı olmuş bu güzel dizeleriniz.sizi tüm kalbimle kutluyor ve alkışlıyorum.yüreğinizin sesi daim olsun üstadım. selam ve saygılarımla.
kanımı bu vatan uğruna kana kana şerbet diye içeceğim
kan kırmızı tenlim ay ve yıldız gözlüm senin için ben yakalanmışım kahpenin kurşunlarına her vuruluşta da döneriz gerisin gerisine bil ki sen bir ölsek bin diriliriz bu bayrak ve vatan uğrunda bu vatan toprağına bizler kul ve köleyiz zaten
ey şanlı şehidim yeter ki sen hiç incinme rahat uyu toprağımızın kollarında…
duyarlı Yüreğinize kaleminize sağlık hocam ilhamınız bol olsun. Saygılarımı ve selamlarımı sunarım çok güzel bir eserdi, Yürek sesiniz daim olsun.
Allah rahmet eylesin tüm şehitlere nur içinde yatsınlar mekanları cennet olsun inşallah duaların kabul olur dost çok güzel şiir kutladım hoşça sağlıcakla kal
Bu vatanseverlik ve manevi haz kokan bizden şiir için kutlarım. Rabbim bizi ve Vatanımızı korusun.Hainleri Kahhar ismiyle Kahretsin. Selam ve sevgilerimle..
gerisingeriye atıp da duruyor bir bir kıyılarımıza
kanayan bu kanın hemen durdurulması lazım birliği ve beraberliğin şerbetini tatmayı görmeli bu millet Irak Filistin Gazze ve Suriye veya Dünyanın tüm halleri ortada yoksa kör müdür bütün gözler ağlamaklı olduk dayanılmaz bu incinmeler geçmişin dostluğunun hayaliyle yaşıyor yürekler lanet olsun kanla kazanılan varlıklara el açtım sana Ya Rab içten gelen bir dua ile isterim bir kurtuluş yolu Ya Rab sen ver bize hemen kurtuluşu dokunulmasın bu mazlum kalmış olan ihlaslı ruhlara
senin ipinden her ayrılışta başı sonu kopuk bir durumda kalıyoruz cümleten halamı aklımız gelmez başlarımıza yarınlarımız yok olmakta bu gidişte köklerimizi bile kazıyacaklar tarihten ben gidemem ki buradan ıraklara gelirse burada gelsin bana makus ecelim kanımı bu vatan uğruna kana kana şerbet diye içeceğim
kan kırmızı tenlim ay ve yıldız gözlüm senin için ben yakalanmışım kahpenin kurşunlarına her vuruluşta da döneriz gerisin gerisine bil ki sen bir ölsek bin diriliriz bu bayrak ve vatan uğrunda bu vatan toprağına bizler kul ve köleyiz zaten
ey şanlı şehidim yeter ki sen hiç incinme rahat uyu toprağımızın kollarında…
Usta kalemden yine anlamlı dizeler okudum tebrik ediyorum selamlar..............
Değerli Üstad!!! Öncelikle Duanıza ellerimi kaldırarak AMİİNN diyorum. Bugün benim yüklediğim '''Cennet-i Âlâ ya Varalım''' isimli şiirmle tevafuk etti.Orada Din ve Mezhep ayrılığından bahsettim. Sonra ayağa kalkarak alkışladım sizin o koca yüreğinizi. Şiirinizi çok beğendim ve uzun olmasına rağmen ikinci defa okudum. İçerisinde geçen harika anlatımlarla çok çok manalar içeriyor ve insan gibi insan olanların yüreğini titretir. Ayrıca Şu mısralar!!!
kan kırmızı tenlim ay ve yıldız gözlüm senin için ben yakalanmışım kahpenin kurşunlarına her vuruluşta da döneriz gerisin gerisine bil ki sen bir ölsek bin diriliriz bu bayrak ve vatan uğrunda bu vatan toprağına bizler kul ve köleyiz zaten
Şiire başka bir mânâ yüklemiş...Final olarak ta harika.
İnşallah u Teala en kısa zamanda basiretli İdarecileri Allah u Teala Nasip ederde kurtuluruz bu şer odaklarından. Aklıma şu Ayet meali geldi! --- Siz benim dinime nasıl sahip olursanız, bende sizlere öyle yöneticiler veririm. Kurban olduğum Rabbim en kısa sürede bizleri kurtarır.
O koca Yüreğinizi selamlıyor ve sağlıklar diliyorum.
Coğrafi konumu nedeniyle herkesin iştahını kabartan ülkemiz hep başkalarının hayallerini süsleyecek. Hem müslüman oluşumuz hem konuğumuz mücadelenin ne denli önem arzettiğinin göstergesi.Önce insanlık sonra milletimiz ve müslüman devletler adına dik ve diri olmak zorundayız. Heleki şu zorlu dönemeç. ALLAH SONUMUZU HAYRETSİN
son günlerdeki ülkemizin terörden ve tatsız olaylardan çok etkilendiği bir zamandayız..İnşallah bu badireleri el birliğiyle atlatırız..şehitlerimize Allah rahmet eylesin..güzel ve anlamlı şiirinizi de kutlarım..saygımla...
kan kırmızı tenlim ay ve yıldız gözlüm senin için ben yakalanmışım kahpenin kurşunlarına her vuruluşta da döneriz gerisin gerisine bil ki sen bir ölsek bin diriliriz bu bayrak ve vatan uğrunda bu vatan toprağına bizler kul ve köleyiz zaten
ey şanlı şehidim yeter ki sen hiç incinme rahat uyu toprağımızın kollarında…
Tüm Şehitlerimizi saygı ve minnetle anıyorum ruhları şad olsun, duyarlı o asil yüreğinize sağlık değerli üstadım hakikat dolu muhteşem dizeler kutlarım saygılar.
Ayakta binlerce yüzbinlerce alkışlasam az ... Yüreğiniz dert görmesin üstad Kutlarım her satırı ibretlik, ders niteliğindeki muhteşem şiiri ve duyarlı Dost yüreği... Keşke gaflet uykusundan uyanıp gorebilsek gercekler Selam ve saygılarımla
Her Türk Atatürktür. // Tarihin Acımasız Diyalektiği // Önder Karaçay
"Ben kurtarıcı değilim, kurtarıcı diye bir şey yoktur. İnsanlar, kendilerini kurtarır." // Ernesto Che Guevara
Atatürk kurtarıcı değil, Atatürk'ün fikirleri ölmediği ve evrensel bir değer olduğunu Türk Milletini kurtarmaya fazlasıyla yeterlidir.
Sorun bunu çıkıp söyleyebilen ve Türk Milletini temsil yeteneği olan birisinin olmamış olmasıydı.
Bunu bir işsiz bankacının yapmış olması CANLI HELAK ibreti içindir. İmanı olan anlar zaten, anlamayan suçu başka yerde aramasın.
Evet 21 Aralık 2015 tarihinden bugüne kadar yaşanan budur. Türklerin aklı, vicdanı, cesareti, imanı ve milli duygusu kimseye yenilmeyecek ve kendileri kurtaracak yeterlidir.
Bütün bu özellikleri Allah zulüm yapanlara da vermiş olmasına rağmen nedense tersini yapmışlardır.
Sebebi çok basittir. Zalimlerin Allah'ı paradır.
Üzücüdür yalnız gerçek budur. Bu put yıkılmıştır.
"Akıllı insanlar aynı zamanda keyifli insanlardır. İnsanı keyifsiz yapan ve gergin oluşları yaşadıkları yanlışların sürekli ayak bağı olmasından kaynaklanır. Bu çoğu zaman beklenmeyen zamanlarda çok ağır fatura çıkarır." // Önder Karaçay
Atatürk'ü örnek alan her insan başarılı olur ve unutulmaz. Bir unutulmayacak olanda Türklerde Atatürk bitmez. Batı bunu asırlar sonraki aklına ve niyetine çok iyi yazsın.
Duymak istemediğimiz acı haberler...Görmek istemediğimiz resimler..Am ne yazıkki tanık olduklarımız bınlar.Umarız sonlanır akan kanlar. Duyarlı yüreğinize sağlık hocam.Sevgi ve saygılar..
Hep Senin Yüzünden Oldu
Şair ve Yazar Yavuz Bülent Bakiler’in yurdun çeşitli yörelerinde verdiği konferanslar, radyo ve TV larda yaptığı konuşmalar neticesinde sesi kısılır. Ses telleri arızalanır, öyle ki, bir ara, hiç ses çıkaramayacak durumlara düçar olur. Ameliyat olur,arıza giderilir.
Kısa sürede konuşması da düzelir. Ancak, bu arada, fazla konuşmasından dolayı yüzünün sağ tara- fında bir de kısmî felç oluşmuştur. Bunu gidermek için, ayrı bir tıbbî müdahaleye muhtaçtır. Bir yakıniyle birlikte, bindikleri araba ile hastahaneye giderlerken çep telefonu çalar. Arayan, arkadaşla- rıdan Şair Nurettin Uytun’dur hal hatır sorup, Bakilerin sağlık durumunu öğrenmek istemektedir.Yavuz Bülent Bey durumu izah eder ve hemen Nurettin Uytun’a hitaben: Nurettin Bey, Hocam hep senin yüzünden oldu. ‘ Hep sağdan konuş, sağ konuş, sağdan konuş’ deyip durdun. Ben de sağdan konuşa konuşa bu hale geldim, diyerek nükteyi patlatır.
Nurettin Uytun ise: Sayın Bakiler, bu deyişiniz bana, Merhum Alparslan Türkrş ile Merhum Serdengeçti Osman Yüksel arasında geçen bir diyaloğu hatırlatmaktadır. Müsaadenizle anlatayım, der ve şöyle anlatır: Alpaslan Türkeş hastahanede yatmakta olan titreme hastası (parkinson) Serdengeçti’yi zıyaret eder. Hal hatır sorup sağlık temennisinde bulunur. Hastalık sebebini öğrenmek isteyince
Serdengeçti aniden ‘Sizin yüzünüzden oldu!’ der. ‘Türkeş, ‘Bir kabahatımız mı oldu Sayın Yüksel’ der, Serdengeçti hemen nükteyi patlatır ve Daha nolsun Albayım : ‘Ey Türk, titre ve kendine gel !’ dediniz, ben de titremeye başladım. Ama, bi türlü kendime gelemiyorum!’ cevabını verir.
Bunu dinleyen Şair Yavuz Bülent Bakiler, ikinci nüktesini patlatır ve: Aynı soydanmışız, der.
Derleyen:
Erenköy/İSTANBUL: 02.04.2014 Mustafa Alper Tunga Uytun
.............................. Saygı ve Selamlar...