GÖNÜL IRMAĞININ ÇAĞLAYANINDA
Nasılda coşuyor deli yüreğim
Gönül ırmağının, çağlayanında Pırıl pırıl etti, yüzün çerağım ……Sen varsın ömrümün her bir anında ……Gönül ırmağının, çağlayanında Niye böyle, dalıp dalıp, gidersin Dertli bülbül gibi, şeyda edersin Sevdin mi sen beni, söyle ne dersin ……Olsaydım her dakka, bıkmam yanında ……Gönül ırmağının, çağlayanında Hümeyra ne güzel, yanaklarında Yarışır güneşle, inaklarında Beni ihya eden, sunaklarında ……Çehreler gülüyor, yâr mihmanında ……Gönül ırmağının, çağlayanında Göz bebeklerini, rahşende sarmış Sendeki güzellik, nevm-i baharmış Sevilen her şey de, bir hayır varmış ……Nasibim olmuşsun, Hâk ihsanında ……Gönül ırmağının, çağlayanında Sensiz gecelerim, zor geçiyorken Hüzünlü badeyi, yâr içiyorken Uykularım bile, hep kaçıyorken ……Kader seni yazmış, aşk fermanında ……Gönül ırmağının, çağlayanında Yürekte yangınım, savuruyorken Sevda girdabında, çeviriyorken Çölün sıcağın da, kavuruyorken ……Vuslat; olmalı yâr, yolun sununda ……Gönül ırmağının, çağlayanında Lüzumsuz konuşur, kalemi yazar Hiç kimse sevdadan, olmasın bizar Amuderya seni, bekliyor Hazar ……Konukluk son bulmaz aşkın hanında ……Gönül ırmağının, çağlayanında Sadık DAĞDEVİREN Aşık LÜZUMSUZ ETEK YAZILARI ÇERAĞ: Mum,kandil,lamba, ışık, ışık veren araç gereç HÜMEYRA: Yanaktaki, pembelik, kızıllık İNAK: Doğma İHYA: Yeniden canlandırma, diriltme, güç ve umut verme SUNAK: Tapınaklarda, adak ve hediye sunulan yer, taş masa MİHMAN : Konuk, misafir RAHŞENDE: Parıldayan, parıldayıcı NEVM-İ BAHAR: Taze bahar, Baharın başlangıcı, ilk bahar İHSAN : Allah tarafından verilen, lütf edilen HÜLYA: Tatlı düş, hayal BADE: Şarap, içki FERMAN: Buyruk, emir VUSLAT: Buluşma, kavuşma ALAZ: Alev GİRDAP: Dönen su ve rüzgarın oluşturduğu hortum HANAN: Eskiden insanların hayvanları ile birlikte konakladıkları yer BİZAR: Tedirgin, bezen, usanan |