Mırra Tadında Hayat
Kırk kapının rengi sır kahve dudaktaki im
Fağfurinin edası gül misalden yadigar Yedi rengin düşünü taşıyamaz dört mevsim Kırk yıl hatırı süren aşar gelir kaç diyar Acıyla hem dem olur mırra tadında hayat Yemen mi kahve ile mukaddem olan belde Belkıs’ın hayalinden fincana hisse düşer Zarafetle albeni ipek tenli bir elde Hep hayra tebdil eder kahve ikliminde şer Acıyla hem dem olur mırra tadında hayat Acı her dem buruktur gönülde sızı kaim Mırra fincana yük mü hüzün demli anlarda Acıyı acı ile dostluk hafifleten im Mırra ikram edilir acılı zamanlarda Acıyla hem dem olur mırra tadında hayat Ömür dediğini geçer yel yepelek ansızın Bitmez sandığın demler uçar gider kuş misal Zorlarız kapısını bilmeden imkansızın Bir varmış bir yokmuşla başlasa da her masal Acıyla hem dem olur mırra tadında hayat Gün üşür gönle hazan damıtılır zamanla Şarkılardaki hüzün dudakları kurutur Ben sükut demindeyim sen meramımı anla Acı muhkem de olsa insanoğlu unutur Acıyla hem dem olur mırra tadında hayat Ankara,08.02.2016 İbrahim Kilik |