27. Faik’e mektup!
Selamla başlarım ben her mektuba,
Sana da selamım sunarım Faik; Beni sorarsan ki, Allah’a şükür, Sen de iyisindir, umarım Faik… Mektubun alınca, çok mutlu oldum, Cevabın yazmaya, hemen koyuldum, Orda hava nasıl? Burada dondum, Orası da soğuktur, sanırım Faik… Sen gittin buranın, tadı bozuldu, Odada çiçekler, sararıp soldu, Ustalar ıspanak! pişirmez oldu, Tuzsuz aşa ekmek, banarım Faik… Dert veren Allah, derman da verir, İnşallah sıhhatin, yerine gelir, Hayat bu, sonumuz acep kim bilir, Derdine üzülür, yanarım Faik… Ben de hep perişan bir hayat sürdüm, Hasta oldum yattım, neleri gördüm, Yine de Allah’a şükredip durdum, Şimdi geçti hepsi, anarım Faik… Senin derdin inan, benim de derdim, Seni candan, kardeş gibi severdim, Zehir olsa, senin elinden, yerdim, Seni kardeş gibi, tanırım Faik… O tıraş takımın, hala duruyor, Sulayan yok, çiçeklerin kuruyor, Şu bulaşık beni hala yoruyor, Yine de her akşam, yıkarım Faik… Kalbini kırdıysam, bağışla beni, Şakadan kızsam da, severim seni, O güzel güllerin, yok mu dikeni, Bencileyin gül gibi, batarım Faik… Ailene benden, selamım söyle, Mektubun az yazma, bir dahi öyle, Hürmetle, saygıyla ve de sevgiyle, Büyüklerin elinden, öperim Faik… Ananı, babanı, sakın ha üzme, Yorulma, dağ-bayır, dolanıp gezme, Sürç-ü kâl ettiysem, darılıp kızma, Tuzlu yeme yoksa, kızarım Faik… Seni tekrar görmek, inan ki meram, Sen de bana yaz, bir-iki kelam, Ailene, sana, tekrardan selam, Gönülden yürekten, ederim Faik… Kadir seni burdan, bağrına basar, Oturmuş çay ile, mektubun yazar, Kırk kere maşallah, deymesin nazar, Acele mektubun, beklerim Faik… T.Reis/87 |