UMUTŞiirin hikayesini görmek için tıklayın 90’lı yılların sonlarında İzmir’de bir karakolun bahçesine terk edilen ve polislerce Umut adı verilen engelli bebek nezdinde tüm engellilere ithafımdır
Umudum kalmamıştı
Umut dediniz bana Eski hayatını unut dediniz bana Ne olmuş yani benim önceden de yoktu ki hayatım Elleri boşlukta diye üzülmeyin Benim eskiden de tutmazdı ellerim Bana el olan ağlar, ben gülerdim Hala gülerim ağlasam da bilemezsiniz. Önceleri severiz dediniz ben de bekledim Anladım ki uzun soluklu değilmiş sevginiz de Hani her şeyi bilirsiniz de Anlamazdınız yalnızlığın o garip sancısını Siz bir yer açmayın zaten o dolu kalbinizde Bilemezseniz konuşamamanın tonlarca acısını... Benim de bilmediklerim vardı elbette Mesela bilmem nasıldır annemin yüzü Ya da babam nasıl severdi beni kim bilir Okşar mıydı bakışlarıyla yüreğimin sancısını Gülen bir çocuk görsem gözüm irkilir Bu sabah kahvaltıda çoğunuz Ekmeğine reçel sürdü ve çocuğunuz Şikayet etti dün vitrinde görüp Almadığınız ayakkabı için sizi eşinize Ve belki de siz; Sokakta yürürken Elinizden kurtularak koştuğunu anlatıp Onu şikâyet ettiniz. Biraz da ben anlatayım Diyeceğim ama Benim durum bana kalsa tam bir muamma; Zaten başı da sonu da malumunuz Önce sesiniz geldi Ve sonra göründü yüzünüz Ve ardından duyuldu dışarı yürüdüğünüz Umut dediniz, unut dediniz ve gittiniz... "Özürlüyüm, özür dilerim " |
Çok güzeldi...