baş harfi küçük yazılan şehirlerbazı şiirler böyle bir kış günüydü diye başlar ya hani bizimki gerçek şubatlar böyle ılıman değilken o seneler ellerin kanamıştı bir otobüs durağında,akıyordu durmadan mendil istemiştin bir yabancıdan yüreğimi basmıştım yaranın en akışkan yerine o ayazın içinde erimişti gözlerim gözlerinde sonra bir kahve içer miyiz demiştin tunalı’da zamansızdı zaman şehri terk ediyordum valizlerim omzumda yaksam biletimi yol yanacak,yakmasam daha ateş bulamam yanmaya ve hiçbir ihtimali düşünmeden ceplerim hallaç pamuğu,ihtilaller geçmiş üstümüzden yürüdüm arkandan usulca sevemedim ondan sonra,saatlerin onyedi onbeşlerini gizlice yırtarken biletimi katmazken kışların kalleş olduğunu can’a öylece dinledim seni ne kadar köy çocuğu varsa, sana sunmuşlar olgunluğunu ve duruluğunu kurumuş bir sümbül düşünce kitaplarının arasından anladım taşrada öğretmen olduğunu ben yaşama aceleci,sen sevdaya acemi kanı kesildi dedin tut ellerimi hadi gel de terket bu şehri neden,yoğun duygular yaşayanların kaderleri kalem uçlarında olmaz ki ölçeksiz haritalar çizesin kal ve git arasına ecel bile tehir’e kalmaz mı böyle ayrılıklarda bilirim senin ellerinin kanı durdu da hiç yüreğim kanamadı benim o ayrılıktan sonra keşke gaz lambalarım olsaydı,ışıklarım kesilseydi sensiz son istediğimi dileseydim alaaddin’den bir daha ayrılsaydım senden şehirlerim kanıyor biliyor musun kasım |
Ben günümun şiiri seçtim ama bakalım seçki ne diyecek.
Tebrikler