Nerede Akan Çaylar?
Sonbaharda başlardı o güzel sesin,
Kış mevsiminde bile duymaz olduk. Uzaklardan duyulurdu çağıltı sesin. Yakından bile akıntını duymaz olduk. Her gün sendeki eksiklik çarpar göze. Akmayan çay olsa da gerek var söze. Kulak verelim mi geçmiş günlere öze. Eski günler, hatıralar ile yaşar olduk. Düşen yağmurlarla akmaya başlardı. Sevinç katan gökten düşen yaşlardı. Sana sevinçle bakan içindeki taşlardı. Kış mevsiminde hüzünle bakar olduk. Taşma diye iki yanına yapılmış duvar. Maalesef akmayan susuz bir çay var. Bunun yine akması için elini aç yalvar. Çayın yatağını kupkuru görür olduk. Dağlara düşen karlar ulaşırdı buraya, Küçük sızıntılar birleşir kavuşur çaya. Eşlik ederlerdi dereden çıkan naraya. Bu mevsimde çay sesi duymaz olduk. Tertemiz buz gibi akardı dereler çaylar. Akan çaylardan beslenirdi buğdaylar. Hani nerede çağıldayarak aktığın aylar. Kış mevsiminde çağıltı duymaz olduk. Mayıs ayına kadar kurumadan akardı. Bir sonraki gelen güne azalarak çıkardı. Tarlada çalışanlar elini yüzünü yıkardı. Şimdi kış mevsiminde bile akmaz oldu. Çocuklar sana koşardı o sıcak günlerde. Yıkanır serinliği bulur sendeki göllerde. Ter,toz kalmaz koşup oynayan yüzlerde. Kış mevsiminde akan o çaylara ne oldu. İyilik, imece konusunda birbirine koldu. Tarihimizde insanlık, güzellik, su boldu. İklim mi değişti akan çaylara ne oldu? Kulların nasıl biri olduğu bilinmez oldu. 02.02.2016 Hasan Kaya Eğitimci-Şair-Yazar |
Kalemin susmasın
__________________________Selamlar