GARDAŞŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Çok değerli bir ağabeyimin,kendinden yaklaşık iki yaş büyük ve yedi aylık yeni evli ağabeyinin ani bir rahatsızlığı nedeni ile yoğun bakımda müşahade altına alınması münasebeti ile gönlümüzde hasıl olan dizelerdir ...
Yeri dolmaz yokluğun,hasretin canı sardı,
Daldığın rüyalardan,yeter uyan be "GARDAŞ" Görmezsin bel ki bizi,ciğerimiz harlandı, Uyuduğun döşekten,yeter uyan be "GARDAŞ" Günahımız neydi ki,rabbim böyle sınadı, Olmadığın her an da,yüreğimiz kanadı, Bu musibet bilmedim,söyle kime yaradı, Daldığın hülyalardan,yeter uyan be "GARDAŞ" Kinimiz yok kimseye,beddua da almadık, Garibi gözettik hep,boynu bükük koymadık, Gözden uzak mutluyduk,kulları hiç kırmadık, Derman yüce mevladan,yeter uyan be "GARDAŞ" Sual olmaz çalab’a,ne verdiyse haklıdır, Bu olanlar belki de,rabbin kula hakkıdır, Sığınacak tek kapı,dua ile kaplıdır, Medet ya şah’ı merdan,yeter uyan be "GARDAŞ" Dildar’ım içerdendir,yanan her ceriham, Damla damla yaş oldum,yetiş ya yüce mevlam, Uyanmadan kapanmaz,sol yanimdaki yaram, Ne kadar çok uyudun,yeter uyan be "GARDAŞ" Her dem bizi dağladın,yeter uyan be "GARDAŞ"... Cihan BERDİBEK 20.01.2016 Saat: 02:13 |