ADIN, ADIN, ADIN Kalmış
Penceremdeki menekşede
Ahşap Masamda, sandalyemde Sensiz üşüyen yorganımda,nevresimde Buram buram kokun kalmış. İçip içip boşalttığımız şişelerde Dokunduğun sarhoş kadehimde Dudağımın her ama her yerinde Asla çıkmayacak izin kalmış. Yürüdüğümüz yolda,kırda bayırda Koşup uzandığımız o yemyeşil çayırda Sevgimizi haykırdığımız bembeyaz karlı dağda Kulağımda şarkı gibi sesin kalmış. Kırlaşan saçımda,yüzümdeki çizgilerde Sana dokunası avuçlarımda,tenimde Bakmaya doyamadığım gözlerinde İçimi yakıp kavuran özlemin kalmış. Göğsümün sol, sol yanında Damarımda akan bunca kanımda Seninle nefeslenen, hayat bulan canımda Beni ben eden varlığın kalmış. Seni anlatmaya doymaz keğıdımda,kalemimde Severek yazdığım mısralarımda, şiirimde Ağlayışımda,hakırışımda,ve dilimde ADIN, ADIN, ADIN kalmış. Hsevin 29/01/2016 |