SİTEM
martılar uzaklarda kaldı
delirtmek anılarda sis düdüğünü duyamıyorum ne hırçın makam savaşları tepelerde ne kadınsı kıskanclıklar ve de deniz kenarında ihtiyar yorgun yürüyüşler yazamadıgımız şiirler düşlerimizde yokoldu yaşayamadıgımız aşklar denize karıştı sabah sekiz buçuk akşam onyedi buçuk mesaisi de yok buralarda insanlar hala sahte gülümsüyor birbirine zoraki selamlaşmadan yorgun düşüyor kimbilir kaç kişi emekli olmuştıur sinop kalesinden ak gelinin ak umutları asılı kalmış pamukkale eteklerinde mevsim geçmiş havuz üzerinde sabah güvercinlerinin kanat çırpınışları artık son nöbetimiz de bitt,i buralarda insanlar birdenbire dünden daha yabancı günlerim bir terzi beceriksizliği ile geçiyor kendi sökükjlerimi yamayamıyorum köy pazarından aldıgım yumurtaları yolda düşerek kırıyorum hoş geldiniz saksı çıçegim bir odada hapis aynı odaya atılı yazı makinem hüzüğnlü mü hüzünlü artık dedikodularında bile yokuz salaş lokantaların şarap mahzeni sarhoş meyhanelerin sokak kahvelerinin hatta sohbetlerinde sahil çay bahçelerinin ve merdiven altı kelin yerinin martıları özlediğin de bizleri de özlersin demiştiniz bilseniz unutmuış görünsek de sizleri ne de özlemisiz belki bir gün birimizin son veda töreninde buluşuruz deler di de inanmazdım arkadaşlıklar ne de çabuk tükeniyor giden çok çabuk UNUTULUYOR |