-Bir anda doyurdu gözlerimi topraktamesnetsiz bir dilekti işte başı kıçı olmayan öyle de oldu ilgisiz taş oluşta başıma düştü birden habersiz fit olmuştuk bir anda ben ona çatmıştım ya oda bana öylesine bir irkildim ki birden bire deprem dürttü bedenime ana rahminden çıkmışız bir kere iblislik muhakkak bulaşmış oluyor ya genime yüzü astarı kaldırırdık bu alemde nefsin terazisine iki kaş altı gözlerle kaldırdık ya arın perdesini ilk adımda gözün uçkuru düştü sevda denen şehvetin ağına coşan adrenalinin tebessümler’inin altından sükseleşir’di ruhumuz özlemi istemi arzuyu kokladık hiç durmadan tıpkı bir boğa gibi hayvan gibi körük gibi soluyarak burnumuzdan bir titremedir sardı beni şimdiden aşağıda sakal var ya yukarıda da bıyık demeden sorma eee.. ne olmuş diye öze yedirip de tüküremiyorum nefsime içim üşüyor ürkerken geleceğimden söz vermiştik ya bir kere de alnıma çalmadan önce düşünmeliydim lekeyi alnımın ortası o zaman öpülürdü fark etmeden geçen ömrümün haylazlığın da el bel dil ne kadar da kaypakmış yol nefis olunca ellerimin uzandığı yerde tümüyle karışırdı cismim daldığı yerde soluksuz kordu nefesimi taşardı haddini birden bire kan kırmızı gözlerle çivilenirdi ta iliklere bir anlık yaşanan görkemi tercih ettik hakkın geleceğine ben sen onun için de hepten sevgili yer etmişti ya oturturduk yüreğimizin tam orta yerine gerisi ne bir öğle vakti nice nice daha hesaplarım varken bir anda doyurdu gözlerimi toprakta sorulunca bana iğne iplik bile lal bir dillen kalıp da gitti gözlerim fal taşı gibi açıkta… (24.12.2015) AZAP… |