Sağın solun karışır pusulan, yönün döner.
Kaybolur ay, yıldızlar kayar, ışığın söner.
İşte aşk böyle bir şey,şikayet olmaz Cankuş.

Yollar yılan kıvrımı, yolcu geçmez kuş uçmaz.
Fakirlik yokluk dolu, bolluk bereket sunmaz.
Aşk yolu bu yol, Cankuş, sefalet yolu, Cankuş.

Dost kapısını mısmar çiviyle çakacaksın.
Mamur ettiğin her bir gönülü yıkacaksın.
Aşk yolu bu yol, Cankuş, merhamet yoktur Cankuş.

Anan baban,yanında yok canım dediklerin.
Zehir zakkum olacak, o yeyip içtiklerin.
Aşk yolu bu yol Cankuş, kefaret ister Cankuş.

Ne selam veren olur, ne selamını alan.
Birde bakarsın, gerçek sandıkların hep yalan.
Bu yol aşk yolu Cankuş, marifet gerek Cankuş.

Ya elin tersiyle it, aşkınla kal baş başa.
Ve ya dünyayı sırtlan, nasıl yaşarsan yaşa.
Aşk yolu bu yol Cankuş, nedamet duyma Cankuş.

Olmaz saraylar köşkler, barınak sana dağlar.
Kurur dereler çaylar, gül vermez kara bağlar.
Bu yol aşk yolu Cankuş, minnet edilmez Cankuş.

Alleme cihan olsan, kahrını kimse çekmez.
Adın olsa da Cabbar, söz geçmez torpil sökmez.
Aşk yolu bu yol Cankuş, ziynet hal dilin Cankuş.

Tank, top, mermi yersin, o gün ne varsa revaçta,
Ufuk çizgisi gibi durur, sulhta savaşta.
Bu yol aşk yolu Cankuş, şehadet eder Cankuş.

Yok alır yok satarsın, para pul karaborsa.
Çile pazarı bura, ne İstanbul, ne Bursa.
Aşkın gözü kör, Rubil, dünyayı görmez,Cankuş.