Mezar taşı
geldik. gideceğiz etme acele
kendinde değilsin nedir bu telaş ölümlüler kafa tutar ecele ömrünü özetler mezardaki taş hayat denen oyun köşe kapmaca avının peşinde döner atmaca yıkık virane de tüter mi baca ısıtmaz garibi üşüyen ateş taşlarda zikreder kader yazanı gelenleri görür bilir azanı günde tam beş vakit dinler ezanı bir tek Yaradana boyun eğer baş baba, kardeş dostlar; taştaki yazı her duadan sonra içimde sızı neylerim sensizken baharı yazı umudu dondurur gelen kara kış ey kurtoğlu söyle taşa toprağa ve vaktinden evvel düşen yaprağa eşkıya gönlüne yurt olan dağa sen öldükten sonra doğar mı güneş Arap Kurt |
Sizi görünce bu olayi hatirladim.
Bu siiriniz çok güzel, baska yerde de yazmistim, nedense bana siradan bir mezar tasi degilde, Orkun Anitlari gibi geldi bahsi geçen taslarin.Siirin teknigi de, içerigi de bence tamam olmus.