Ey...Ey dilim! Söyle onlara hepsine tekrar ve tekrar ben ellerimi kestim Artık hiçbir adına şiir yazmayacağım bu aşkın Ben kimim aklım kimin bu ölmüşlük Bu eller ve bu cesetler kimin geliyor hepsi üstüme üstüme Hiç sırası değil ey İblis Bu gece senin bile ananı satarım... İnsan beşer kuldur şaşar ey Rabbim ben daha kaç kere şaşmalıyım... Korkuyorum yetmeyecek öğrenmeye ömür. Piçliği üstünde feleğin biz hangi hiçliğin evladıyız ey dilim.. İçimde bir günah peydah olmuş / babasız ve hatta anasız / bu yaralı yürek kimin al götür al öldür hepsini ve hepsini ey ölüm Ben bu yüreğe bu yürek bu şehre fazla... Ey Musa in Turdan söyle onlara ben dilimi kestim Sırf hiçbir yüreğe değmesin diye şiirim... Kovulduğumuz öyle çok kapı var ki kırdım aklın tahtasını Çıktım şehrin en orta yerine Hepinizi ve hepinizin ellerini seviyorum İnanmayanla ölene değin sevişirim diye bağırdım Bağırdım ve gözlerim körelene değin ağladım. Ey Musa bu günah ve bu gece benim Aşk dediğin öyle değil böyle olur diye ne çok söz söylemek isterdim ya Aşk dediğin tamda böyle olur öle öle... Ben onların hepsinin yani Sevdiğim ve öldüğüm kimselerin ellerinde öğrendim êl olmayı. Ey Ölüm Bil ki kimi sevsem Parmakları ıssızlaşan yine aynı bendim... İşte bak annemin yüzü suyu hürmete intihar edemiyorum hala yoksa çoktan yakmıştım şehri ve şiiri... Ey İsa bu ağlayanlar Ölü çocuklar hep Ölürkende mi anne diye ağlar bu çocuklar... Sustur şu çığlığı Ey Rabbim Ben sağırlığa duyduğum günden razıyım... Ben Dün bir çiçeği öptüm yüzümün ölü yerlerine dokundu bir başka ölüm. Bilinsin ve söylensin Hiç kimse utanmıyor bu çığlıkları duymaktan aksine Bu ölüm daha bir güzel kokuyor tövbesi hep bu fetvalar... Ey İsa Bu şarap bu aşk ve bu ekmek benim Kapımı açtım ardına kadar giden gitsin gitmeyen oturup ekmeğimizden yesin Oysa ben ekmek kadar çok sevmiştim oysa ben şarap kadar çok özleyecektim. Bunlar ve bunlar hep kayıtlara geçsin ey dilim şairin delirişi diye kitap yazar satamayız Olmadı odun eder yakarız Zaten şiir aşk ve kağıt bir yanmaya yarar bir tütün sarmaya... |