Aşk/sızısı
Ah ne zaman bitecek ruhumun ıstırâbı?
Ne tel kaldı sazımda ne de sağlam mızrâbı. Yaktı kavurdu kor kor inceden derin sızı; İkbalimden kayıyor sanki ülker yıldızı... Ruhumun derunundan dökülürken yanardağ? Gözyaşından mürekkep için için kanar dağ... Efkarlanan başımda ölüm gezer korkuyla; Uzunca bir süredir kavgalıyım uykuyla... Bir yayla görüyorum, ötelerde bembeyaz; Keşke gidebilseydim dilimde bitmez niyaz... Uzaktan gülümsüyor yaylanın sakinleri. Belli ki bırakmışlar yüreklerden kinleri. Semalarda gezinen birer yıldız olmuşlar. Gecemi aydınlatan lamba gibi dolmuşlar. Hangisine uzansam bana:" Durma gel!" diyor, Sıyrıl dünya yükünden:" Nedir bu engel?" diyor. Gönlüm yandı kavruldu hüznüm göğe savruldu; Ölüm aşkla vuruldu özüm Sen’de duruldu. Bizim dağlar dumanlı fırtınalı devamlı; Hem hal olmayın benle her an yüreğim gamlı! Tövbemdir tek sermayem yaşayamam günahla. Aşka ulaşmak gayem arzum günde bin ahla! Ey nefsimin Haliki! Kainatin maliki! Muradım kul olmaktır; özden candan hakiki Murat CANBOLAT |
kalemin susmasın
____________________________Saygılar