İsabel...Ah İsabel artık gelmesende olur çünkü kentler düştü Bütün bütün öldü herşey ellerimiz ve düşlerimiz dahil. İsa Meryemin Rahmine düştü düşeli günahkar yüreğimde bütün kadınlar... Hangi kuş uçtuda göğünde Böyle yaralı bakışların ah kuşlar... aslında Kuşlar ve kışlar önemli Değil di çünkü "Henüz vakit varken gülüm" diyordu Nazım Hikmet ve henüz öldürülmemişti Uğur abi Böyle gitme İsabel biraz tütünüm var biraz da yaram Tütünüm tabakamda yaram dokunduğun her anda... Söylenmemiş öyle çok türküm var ki sana önce ellerini ve bir daha ellerini öpecek şu şehrin tüm şairleri Kıyısından köşesinden bir aşk patlayacak Cebinde kurşunlar önce hangimizi vuracaklar Yoksa ölesim geldiğinde değil bu heyecan sevesim geldi İsabel... Şimdi sen uykudasın uykularını bölüşüyor mu kuşlar Bu kuşlar böyle iyi mi Ki senin saçlarına konmuyorsa bu kuşlar neye yarar aşklar Böyle gitme İsabel öyle gitme İsabel git/me it/me git me... Öyle çok yalnızlık biriktirdim ki şakalarımda avuçlarım kanıyor Seviştiğim ve sevdiğim tüm kadınlar birer sıra şehla bakış biliyorum Öyle çok ölüyoruz ki vakit kalmıyor mevsimlere ve sevmelere. Kırağı düşüyor bak saçlarımıza bil ki Kuşlarımız ve kışlarımız artık ölmelerimizden değerli Çünkü "Haydi Abbas vakit tamam akşam diyordun işte oldu akşam ". diyor Cahit Sıtkı Tarancı... |