BOŞLUKLARDA
Sıvası dökülmüş bir duvar, sonrası ketum.
Üç beş karakter yığını, hepsi hastalıklı. İsli bir baca, salyası akmakta üzerine. Tırnakları sökülmüş bir at, aşar kızgın çölü. Titretir kelimeleri, her kustuğunda. Her ruh oturmakta paslı dişleriyle. Muazzam bir kasvet, köşelerinde. Odunu ateşle dövdüler, kömürleşti. Karanlık sıcaktır, aydınlık soğuk. Parke taşı, demir çok soğuk. Bazen taştaki yosun gibi, nemli ve ıslak. Bir yerde kümelenmiş çekirdek kabukları. Gökyüzünü yıkayan kara bulutlar. Kara ve yağlı bir sac, unu üstünde. Sararmış yaprak olur, toprak gibi bazen. |