AHİD
Ben evlad-ı Fatihan, son Peygamber ümmeti!
Ah kalır üzerimde Hak yolundan cayınca Küser kutsal emanet, Kur’an, sünnet zimmeti Adaletin çizgisi ekseninden kayınca Ahid sadakat ister; miad tanımaz sözüm On dört asır aşk ile yanıp kavruldu özüm Yuvalarından çıkıp kör olsun iki gözüm Gidersem karanlığın boz bulanık suyunca Şu melun zihniyetin kalbi kaplanmış pasla Yeminimdir: Her anı geçecek gamla, yasla! Yediği tokatları tarih unutmaz asla Sürüp gitmez bu düzen şeytanvari oyunca Kıta kıta, sömürü düzenini kurdular Ülke ülke, insanı imha edip kırdılar Meydanı boş bulunca azıtıp kudurdular Hesabını sorarım ecdadımın huyunca Her kim işkence görse acısıyla inlerim Feryat etse ben dahi feryat edip ünlerim Vicdanımın sesini ta derinden dinlerim Elimi yüreğimin üzerine koyunca Sınırım bir kutuptan ötekine; bilirim Ay yıldızlı sancağın şanı için ölürüm Nasıl dayanır gönlüm; nasıl razı gelirim? Çakallar masumların canlarına kıyınca Kınından çıkar çıkmaz parlar cihad çeliği Yıkılır her saltanat, olsa cihan meliği Sığınırdı zalimler bulsa yılan deliği “Gövdelerde baş koman!” çığlığımı duyunca Bir kükrersem dağlardan kartallar havalanır Gölgesinde küffarın alayı kovalanır Nereye ayak bassa kanlarına bulanır Hamail çıkartırım omuz - bacak boyunca Firavunların hepsi yekdiğerinden yaman Fitne ateşlerinden tütüp duruyor duman Hele beni bir görün; yakındır elbet zaman Gaflet elbisesini bedenimden soyunca Mücella Pakdemir XXX |