Hangimiz kördüğüm
Kulakların paslanmış bir çivi,
Dilin lâl Yüreğin mi? işte o hep kördü bana... Lanetler yağdırıyorum şimdi sana kadın! Seni bu kadar çok sevdiğim için nefret ediyorum kendimden. Sevmek ne kadar acı veriyormuş Ne kadar gark olup daha fazla yakıyormuş insanı... Sen gidince anladım. Ya kördün ya da ben hep kördüğüm oldum sana. Belki de kördüm! Ama körlüğüm sana olan aşkımdandı. Bu yüzden görmezdi gözlerim, başka bir gözü. Taşımazdı da senden başka bir yüzü; yüzüm. Bana da hak ver lütfen. İnandım sana "güvendim" Sadece sevmek istedim. Ve ben seni öyle yücelttim ki içimde, öyle çok sevdim ki seni? Aklın alabilirdi ama yüreğin almadı. Merak etme kadın, alışıyorum yavaşçana yokluğuna Unuttum dersem yalan olur Ama nerden unutmaya başlayacağımı da bilemiyorum. Ne zaman unutmak istesem, bir şeyler yine hatırlatıyor seni Bir çiçek kokusu, bir denizin maviliği, Rüzgârda savrulan bir dal üstünde ki, serçe sesi. Bitmiş bir aşkı, Tokatlamanın bir anlamı yok artık. Senin gözlerin kör Benim gözlerim düğüm. Söyle lütfen... Hangimiz kördüğüm? Emrah Aşçı |