SENİN SUÇUN DEĞİLsaçma sapan bir istek biliyorum ama seni tarif edilmez bir şekilde göresim geldi bir tablonun içinde kaybolmak gibi gözlerinde kaybolmak uçsuz bucaksız gönlünde bir nebze de olsa soluklanmak gibi tarifsiz özlemlerim var bugün. kızgın bir yanardağ gibi patlayıp ne var ne yok harlı dilinden akıttığından beri kül rengi gecemin saçlarında taranır ömrüm kırmızı bir kurdele ile gel bağla beni yüreğine. öldürdüğü yüreğin üstünü örten karga gibiyim hadi gel sana ayırdığım buzdan yüreğim var örtmek için ya erir sevda ateşinden suda kırk kez yıkanırız günahımızdan ya da donarız buzullar gibi erimemiz felaket olur zamana. esaretine gönüllü köle gibiyim ayağıma taktığım zincirin anahtarı boynumda asılı kilidi ben açamayan ben arada buz kesen elime alıp daha önce açmışken solan bir çiçek gibi burnuma götürüp derin bir nefesle içime çekiyorum seni. diyorsun ki Kâlû Belâ’dan beri sevdanın elleri özlemin boynuna yazılmış çözemezsin zorlama kavuşmanın diğer adı ayrılık zorla hayata tutunan inatçı ellerim kıramaz mı dejavuyu tuzu eksik yemek gibi sensizlik senden öncede üzüldüğüm olmuştu çok geceyi asmıştım bir kahvenin gözlerine duvarllarım üstüme üstüme yıkılmıştı el uzattığım ne kadar ’’kimse yok’’ mu dalım kurumuştu senden çok önce bir deniz kenarına mıhlamıştım gururumun ayaklarını inatla yaşayacağım derken bir bebeğin masumluğunu en hırçın dalgalara hibe etmiştim ki kötülüktü aslolan en acı şekilde öğretmişti hayat yüzüme tokat gibi inerken böylesine boğucu bir akşamın vaktinde dizlerim iyiliğin son damlasına kadar sürünmüş sonra kalkmıştım yaralarımı dikerek ve ben kötü olma yolunda çok yok katetmiştim biliyorsun o yüzdendi iyiliklerinin değer görmemesi o yüzdendi seviyorum lafının ehemmiyetsiz oluşu inancım karanlık bir günün en küf kokan ayak ucunda hemen parmak arasında yok olmuştu sevdanın senden çok çok önceydi sağken ölmenin nasıl bir yok oluş girdabı olduğunu anlamam. yani demem o ki pembe turnusol kağıdı gibiydim her girdiğim asitli yürekte renk değiştiren belki de mideydide ben yürek sanma salaklığına mağlup olmuştum ki bilirsin midesizlik de başka bir idol oldu zamanımızda. benim şarkılardan bu kadar nefret etmem de senin suçun değil ve en buğulu şiirlerin yanından izimi bırakmadan parmak ucunda geçişim. her şey bir nankör kedinin gözlerine bakmamla başladı iflah olmaz bir cadıya dönüşmem iki artı iki kadar kesindi. Ayvazım DENİZ |
Emeğine kalemine sağlık
Yüreğinin sesi daim olsun