bazen anamı görürüm
Bazen anamın resmini görürüm
Bazen de babamın nasırlı ellerini. Dalarım işte öylesin zaman zaman kah bugday tarlasına, kah hayallerine. söylenirim kendimce, yoksa şarkı mı söylüyorum dalıp giderken gözlerim. ellerim uzanıyor bir elim diğerini tutmuş, gibi, ellerini tutuyorum bazen de sarı başakları. hani diyorum ya vay anasını, kenarından geçerken son model arabalar, özlemini çektiğim günler yerine bazen toprak kokusunu, bazen agır tezek kokusunu ciğerlerime. babamın çömelişleri gelir gözlerimin önüne çarığı gibi yırtık parmaklarında yaktığı sigarasının dumanında gözleri uzaklara dalarken köşede babamı gözetleyen anamda durgun artık düzelmeyen kambur beliyle elinde çalı süpürgesiyle süpürürken bazen yerleri belki de bazen hayatını toz toprak zamanıdır harmanın oldugu zamanlar kuş sesleri karışır zaman zaman yanık bir aşk türküsüne kahreden yalnızlıkların hırsıyla bazen topraga vururum kazmayı, bazen de kaderime iki damla yaş dökülür gözlerimden anam biter yanı başımda de hele oglum neyin var diye yok ana bir şeyim yok derim ama yine de ama gözlerin ıslaktır senin oğul. diyemem ki seni özlediğimi diyemem ki |