YILMAZ ERDOĞAN OY BENİMOy Benim... Ceyhan depremi ve Kerim Tekin için yakayıp geçti tramvay atmosfer yakıverdi sızılayıp yıldızların en haylazını hey gidi başıbozuk ayarsız gemi azıya aldım tayfalarımı salınmaktayım filikasız filan önce fareleri kurtarıyorum bu titanik akşamından geçerdi her saat başı cürmünden büyük amatör bir gökkuşağı tedirgin renkler taşırdı tedavisi yarım kalmış ikindilere oy benim gamzeli kuşbakışlı evrenim ummanda ıslak kaderde alt yazılı dünyalım önce çocukları ve muayyen kadınları kurtarıyorum bu galaksi mesaisinden kırık faylarda yolalan bir depremdir trenimin güzergahı açılır saçbağı gibi kundaklara düşerim göçük altında enfes bir nefestir bazen benden bile sakladığım vay benim güzağacım köklerinden kurtulmuş erozyon bir hayatın özüdür humuslu bir kayıbı anlamak ya da mümkün müdür bu rastlantısal karmaşada ölümün sıradanlığına şaşmadan yaşamak? belki de o balkonları ondört yaşında çocuklar atlasın diye yapıyoruz ey benim zavallı yüsekliğim bütün serüven küçücük bir an’dı allah hep kerimdi ve tekin değildi doğumlar genç bir gidiş için erken çıkılmalıydı yola vuslata varılmalıydı hava kararmadan kimsenin gelmediği buluşmalara aceleyle polaroid hızıyla gidiyorduk oysa koşmanın da bir hukuku vardı durulmanın da... oy benim yaz ölümlerim gencecik bir hazirana gömülen... Yılmaz Erdoğan |