mor kalemin yeşil postalı
gözüm, yere evrilir ümide kapılınca
bin duygunun yağmuruna tutulurum, o vakit kanatmadan dokunurum, yaşamanın dokusuna uçarım, durmam kırarım, içimdeki çocuksu nevrozları gölgem yaslanır, geceye varınca yumuşacık bir hüznü kefenlerim, o vakit beyaz, eskir düşümde giyinmiş postunu, oturmuş tabutuna siyahı işlerim ben de, o vakit bin bir şuur yansır ışıltısıyla ruhuma fikrim, her tabloya yeni bir kimlik yaratır uçurumlar, atlar kendinden bir gömlek giyinir bedenim, zararlıca bulutlar, pembeleşir tan ağarınca korkmam, koşarım, durmam o vakit yaşam, iki hece peki; dün bitti, ben kimim, ömrüm kaç vakit ? |
Ömrüne bereket
Sağlıcakla