DÜN__________Sahafçılar çarşışına uğradım Hesapsız kitapsız tesadüfen Aldı götürdü ayaklarım Aderese teslim bir dükkana Buyyurun dedi yaşlı sahaf Ne istemiştiniz? Gözlüklerinin üzerinden bakarak AŞK diyebildim titrekçe yutkunarak Şiir’mi Roman’mı ? dedi gülümseyerek Fark etmez dedim Kendimden emin bir edayla Ama içinde acı hasret ayrılık olmasın dedim Gülümsedi sırtımı sıvazladı ona sevda denir sevda yaşanır evlat dedi yazılmaz Acısız hasretsiz ayrılıksız’da AŞK olmaz Ne fark var dedim arasında İkiside aynı duygu değilmi? Değil evlat dedi bak şimdi iyi dinle Bir yemeği tadın’da kıvamında pişirsen O’na sevda denir afiyetle yenir Ayarını tutturamazsan yakarsan o’na AŞK denir AŞK sevdanın yanmış halidir Başımı eğip uzaklaşırken oradan Sana açlığımı sana susamışiığmı unuttum bir an Burnuma yanık kokuları geldi acı acı Bir SEVDA İÇİN yanan iki ömrün Kıvamını tutturamadığımız yanık bir AŞK’ın N,H.R. |