ZAMANSIZ AŞK
Sevda.
Sen beni terk edeli yıllar oldu, aşka dair ne varsa mazinin derinliklerine gömdüm, izlerini silmeye çalıştım en büyük aşklarımın bile.Ve bir daha sevmemeye söz verdim kendi kendime,şimdi ansızın kırdın geçtin gönül kapımı,tutuldu dilim,vuruldu beynim kurşun misali bir çift ela gözün esiri oldum.Oysa yüreğim taşıyamıyor böylesine bir sevda yükünü,belkide sonum olacak bu aşk, çünkü... Şimdiden ezilip kaldım altından,keşke geldiğin gibi gidebilseydin sevda. Rüzgar. Ömrümde mevsim zaten kara kış,böyle deli deli esmeye ne gerek vardı, dalından kopardığın bu tomurcuğu belleğimde nasıl yeşerteceğim? İyisimi? Sürüklediğin tomurcuğu sakla baharlara,yeşersin kırlarda durak olsun kelebeklere,arkadaş olsun sarmaşık güllerine,belkide bülbül aşık olur ondan alır muradını. Beni düşünme,söküp al yerinden yarım kalan sevdaların mezarlarının üstüne uzanayım boyluboyunca,topraktan alayım muradımı ne olur götür beni rüzgar. Ve sen gönlüm.! Koca bir ömür elinde mutsuz geçti,hala uslanmayı öğrenmedin ve kendin solmaya yüz tutmuşken,bir gonca gülü soldurmaya ne hakkın var? Elbet heyecanla çarpan kalbimin mutluluğunu arzularım. Sen mutlu olurken mutsuzluktan ağlayacak gözleri hiç düşündün mü? İşte o zaman dayanamam sevdiğimin bir damla gözyaşına, ne ettim diye,son pişmanlıklar fayda etmezmiş madem vazgeçmek mümkün değil,uzaktan seveyim varsın o başka kollarda muradını alsın, onu mutlu gördükçe sende mutlu olmaya çalış gönlüm. Hacı TİMURTAŞ |