İşte dilimden esirgediğim aklım Saygınlık neyin kılıfı mesela hiç anlamadım Kimlikli olmanın döllediği umutlanmakla Samimiyet aynasının karşısında barınılabilir mi
Tanrı satıcıları kral şairleri ve kadın güzelliğinin Sebatkar yalakaları Orduları siz olmalısınız fitnenin Oldukça mahirsiniz iblisin mesleğin de
Ömrünün içine eğilen her kim neyi görür Gölgesizliği yurt edinmek kaç can eder Ah ilkel sessizlik ve vahşi gürültü Din değiştirenin yörüngesi ıssızlık Ve delirmenin koyu sadakati Sizin hepinizin ağız dolusu küfrünü Sadağımda tutuyorum bilesiniz
Ben hüzün genişliğinde bir meleğin Her meleğe eriştiği yüreğiyle sevecekken Seni sebep tutmanın aşkıyası olabilirdim Veyahut yarınsız çocukların alkışladığı Bu kahpe dünyanın kirli renklerini Etinden kazıyacak eşkıyası da olabilirdim
Sen sadece dilinin ucunda durup Suçunu susabilseydin Düşmeseydin gönlüne...
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Düşmeseydin şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Düşmeseydin şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Bilmem ki, dünya genişliğinde yağmurlar yağar mı; iyileşir mi sayrılıklar? Gök yine eski zamanlardaki gibi saf, sular temiz durur mu? Ve benim gönlümde bir melekle aşinalık, ve gönlümde zamansızlığın sessiz çanları... Kutsal zeytin yağından tutuşmuş bir kandil; ne yerde ne fezada, nurun ala nur... Ve Şair yazar, ben anlarım; dünya ne kadar dar...
Ve dillenemeyen deruni hisler adına... Çok saygımla.
Gök yine eski zamanlardaki gibi saf, sular temiz durur mu?
Ve benim gönlümde bir melekle aşinalık, ve gönlümde zamansızlığın sessiz çanları...
Kutsal zeytin yağından tutuşmuş bir kandil; ne yerde ne fezada, nurun ala nur...
Ve Şair yazar, ben anlarım; dünya ne kadar dar...
Ve dillenemeyen deruni hisler adına...
Çok saygımla.