Seni aramıyorum,beni soruyorum! Beni bulsam sen de olacaksın. Hala yarın sınavda ne çıkar korkusuyla yaşıyorum. Bilmemekten değil,kendime yenilmekten korkuyorum! Hiçbir yerde nefes harcamadan her yerde var olmak istiyorum. Birgün bütün tanrılarımı bırakıp giderken kendimle alıp vereceğim hesabım kalmasın istiyorum. Çünkü bu hayatta ne işe yaradım, nasıl ve niçin yaşatıldım hiç bilemedim, artık bilmek istiyorum!
İmdi kendi içime dürülüp,kendimle olasım var. Misal; aklımın yordamıyla hesaplayıp hiç ettiğim hayallerimi ve kalbimin rahlesin de okuyup ezber ettiğim muhabbetlerimi bir bir temaşa eyleyip kanımda cevelan ettiresim var. Ve görgülü bir koyulanmayla dem tutup umutlarımı, semah ettiresim var. Belki bir ben daha olur diye, bin kalbin kabesini tavaf eyletip, zilletlerimden arınasım var. Sonra da bir yeni ışıltıyla uyunasım var!
iyiliğine ihtimam gösteren gürültüsüz gülmelidir bir denizin hırçın dalgaları gibi değil asude bir gökyüzünün gönüllü mavisi gibi sevmelidir sanki dünyanın tek derdi yegane manzarası hatta ölmüş olup unutulma ihtimaliyle endişelenip kurumadan dalını yaprağını uzun soluklu bir sabırla iyilenmelidir
iyiliğine ihtimam gösteren kalbi göstergesini ihlaslayıp kavgasının ağırlığınca hoşgörüsünü de konuşmalı süngüsünü düşürüp önüne kendi günahını görmelidir ilkin sevmeli bir nefreti bin eylemeden sıcağı sıcağına ölmelidir iyiliğine ihtimam gösteren kirlenmesini döküp saçmadan her günün güneşiyle doğup temizlenmelidir...
d lere
bir yenilikler manzumesinin umut vaadeden tembihiyle gelip dibine mutluluğun ya da çıkıp göğüne hüznün genzinden konuşan kuyuların bulaşık ağızlarına söz düşürdüm söz güzellikti söz ecir vermekti güneşe aya yıldızlara ve yalnızlara
gün üşüyen bir kağıdın üzerinde sabırsız titreyen iyilikli kelimenin harmanisi olmayı bilmekti niyetim dostluk kanırtılan ömrümden ne çok çaldımsa da kendimi ne size merhem olacak nasihati ne de siz de keşfettiğim ferasetimi ikram edecek kalbime değmediniz
siz günah bahsinde beni deli nefsinizi veli kılarak dengelendiniz şimdi varolan şehlalığınızla sağır kavgalarınıza kör şarkılarınıza ve hiç yaşamamış ölülerinize ağlayın durun dökmeyi bilmediğiniz gönülsüz gözyaşlarınızla
sahici olmak mevzisinde mutlak ve muhakkak sabırla delişmence biraz ama makul seviye ve suhulet arzeder kantarın topuzu olmalı insan
bir kılıncın keskin yüzüyle bakmalı bir okun delici ucuyla söylemeli kalbini sahici olmalı tuttuğu safın netliğini susmadan derdinin bayraktarlığında en ön cephede var olmalı
kendinin mahpesinde büyüyen bir başka kendi daha olmamalı içiyle içlendiği her halinin ve yüzüne aldığı tebessümlerin sakınmasız ve pervasız sadece kendi olmalı
İçerisi darmadağın,dışarısı sis duman! Beyaz kirli,siyah lekeli. Aklı olan şehla,kalbî olan yörüngesiz. Aşk deli,aşık delişmen. Şiir kelimesiz,kelime şuursuz. Dost sığ,dostluklar mevsimlik. Sarı ve muadilleri sür manşet var. İhlası olmayan yalnızlık, bereketsiz cemaat. Sanki yok sahici mutluluk,ölümlerin söylediği birşey. Sussam susmayacak konuşmayı bilmeyenler. Rakibim olan yoklukları birikmekten yoruldum sadece. Mevzuu bu değil ama. Asıl mesele var olmanın karşılığı yok! Sevsem mesela muhatabım yok!
İyilik sinsi bir müstekbirdir bazen. İnsanın muhakeme ihlasını kaybettirir de su i zan çirkinliğine bulaştırır kalbi. İyiliği esirgeyen,iyilikli olmada ısrarlı ve kararlı olmaktır. İyiliğin iffetini yitirmeden duaların görüş alanında kalmak gerekir! İyiliği izzetlendirecek her muhatabımızın kadrini bilip kıymetlendirmek icab eder. İyiden iyiye varmanın taliminde bize bahşedilen daha büyük bir iyilik vardır bilebilene
Hay-atım tökezledi, kasıntılı bir vakti hazandayım. Ülfet sahibi dünlerim tükenmiş, kendime hasrettiğim bir iyiliğim yok sanki. Niye nükseder bela,niye hep daha azım? Kim ah etti,kimin vahıyla hemhalim? Tez bir kalbi niyetle Allahlanmalı ve kendime gelmeli, kendim olmalıyım.
Gün hükmünce değil gönül sürurunca yaşamalı insan. Aklının kisralığından vazgeçip kalbinin sultanlığını tercihlenmeli. Azlığını bilmeli ama ziyadesi olmalı çarenin. Kendine sımsıkı sarılıp, ısrarla kendi olmalı. Bir inançla izanlanıp binbir meseli halledebilmeli mesela. Mesela dostun sıddıki olmanın lutfuyla hazlanmalı, bir imkanla kendini göstermeli. Yada susmalı bir kuytulukta yapayalnız ölmeli, ölmeyi de bilmeli!
Muhtemelen bir vaktin müsavisi yeni bir nefesin hevesiyle varsın. Ve muhtemelen günün edeb ve adabına uygun bir iyiliğin ısrarcısı olmayı planlıyorsun. Dua mesabesinde kazanımın olan bir kaç yüreğide arkana aldın diyelim. Ölüm gelse bile ne gam! Şehitsin. Peki de el vermediğin, ses etmediğin, kalbinde solumadığın tadıp söylemen gereken diğer mutluluklar ne olacak? Daha çok yaşaman gerek, çoook. Anlıyormusun?
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Aforizmalar şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Aforizmalar şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.