Biz O öyküde YoktukHani olmaz ya... Zamansız olsak diyorum seninle Ardışık dalgalar yarattı Gökadaların kırmızı cüceleri Mavileşti taç yapraklar Komşu bulutlara sığındı bulutçuklar Ağlandı gökyüzü Aralardan su sızdı Biz orada yoktuk Kadehinde ambrosia, Yağmurla toprağı yoğurdu Zeus Kıvılcım koydu Pandora’nın ruhuna, Raks ederken bakire periler Canlandı efsaneler Biz gene yoktuk Yalnızlığa yeminli Daphne, Beni ört diye yalvardı toprak anaya Beni sakla… Ayaklarını kök yaptılar Kollarından dallar, Saçlarından yapraklar Taçlar yapıp, Başlarına taktı genç tanrılar Biz orada da yoktuk Çiçek kokuları saçtı uçarken Çift kanatlı Eros Mutsuzdu Aphrodite Çirkine âşık et o ölümlüyü dedi oğluna Eros ölümlü psykhe’e okunu nişanladı Güzelliği aklını başından aldı Kalakaldı Biz orada yoktuk Sihirli sarayda karanlıkta buluştu, İki deli sevda Körü körüne sev beni dedi Eros Yüzüme bakma Söz dedi Psykhe Sonra unuttu sözünü Kandilin yağını damlattı sevdiğinin omzuna Görmek isterken yüzünü Biz gene yoktuk Sarayın büyüsü bozuldu Eros sır oldu Aphrodit’e köle oldu Psykhe Ulaşabilmek için sevdiğine Duydu Eros… Değişsin dedi kaderine Zeus’e yalvarıp yakardı Sevdaya olur verdi baş tanrı Artık ebediyen mutlulardı Biz orada da yoktuk Suadiyeikibinonbeş Demir Mutlugil |