DÖNÜŞÜM
DÖNÜŞÜM
Kaynak kuruyunca sular kesildi, Sarardı gülşenim tarumar oldu… Uçtu güvercinler hu lar kesildi, Bülbüller kargadan ses umar oldu. Gökyüzü yeryüzü hep delik delik, Lükse mahkûm oldu kadim sadelik, Rap’a, caza kurban gitti buselik, Yabancı kültürler hükümdar oldu. Doğduğum bu şehir gönlüme yaban, Arı boş dolaşır doldurmaz kovan, Bir hay huy içinde tükenir zaman, Masivaya fazla itibar oldu Yağmur sonrasında toprak kokardı, Irmaklarım benden bana akardı, Dar zamanda herkes ışık yakardı, Şimdiki bakışlar bir şamar oldu. Kendi tercihimiz çekilen azap, Bin yıllık konağım bakımsız harap, Alnımdan öpmeye hasrettir mihrap, Çan sesi ufkumda payidar oldu. Ufkumun mavisi solmuş ne acı, Bir köy bir binaya dolmuş ne acı, Kuruyup giderken sevda ağacı, Gözyaşını döken tek mimar oldu. Mertekler çürümüş, bacalar yıkık, Kat be kat yükselmiş, edebi yırtık, Komşuya selamsız asansörle çık, Bencillik ceplerde kaç tomar oldu. Gövdem çırpınırken kalbim üşüyor, Her bir hatıraya gölge düşüyor, Medeniyet geri geri koşuyor, Dallarıma vahşi kuş konar oldu. Hasret denizinde mazi özlerim, Neşe satar keder alır gözlerim, Yalnızlığı bir sitede gizlerim, Günbeyli kentleşme istismar oldu. Mahmut TOPBAŞLI |