Otuz Üç Yaşım
Benim otuz üç yıllık serüvenim ,
bitmek bilmeyen arayışım . Yaşımdan yorgunum, Yaşımdan yaşlıyım belki de ... Bu memlekette en çok senin ile tesadüfen karşılaşmak isterim. Çünkü ; Söyleyemiyorum , maziden günüme gelen olduğunu. Ah bir bilsen ! Yüreğim yağmur , gök gürültüsü Haykırıyor ! Duyan ? Duyan var mı ? Yok ! Çaresizim. Şehrin bütün sokaklarını, Seni bulmak umudu ile dolaşıp dururum . Yaşın kadar arşınladım betondan sokakları . Parçalandım, yoruldum ... Olmadı , bulamadım seni . Tesadüf sonucu bile göremedim gül yüzünü. Kokuna geçtiğim bir kaç sokakta rastladım. Sanki diyorum; Beş dakika önce geçmişsin. Yetişemedim. Kaybettim ... Zaten başlangıç da böyle değil miydi ? Beş dakika geç kalmıştım sana. Yağan bu yağmur, Kanımı boğan bir iplik, Bu yağmur , Tenimi kesen bir bıçak , Şimdi yağan bu yağmur, Ruhumu parçalayan bir sensizlik. Bu yağmur , Sana Geç Kalınmışlığımın Cezası . Rüzgar Ç. |