O vakit !
O vakit
Adımları yorgun adamlar geçti ; mavisi solmuş tahtalı pencerenin önünden ... O vakit ! Çığlıklar ; gıcırtılı merdivenlerin kavuştuğu hanayın içine doluştu ... Gözleri uzaklara dalan adamlar geçti; Bacası tıkanmış kremitli evin önünden ... O vakit ! Ağıtlar ; kõr ateşlerde gözleri dağlanmış gamzelere tüttü ... Omuzları çökmüş bıçkın adamlar geçti ; Sıvaları soyulmuş evin önünden ... O vakit ! Lâl ağlamalar ; sağırlaşan duvarlara nârı âyan yüreklerden çarptı ... Sesi duyulmaz adımlarla geçti adamlar ; O vakit ! Mehmedim Senin şehadetin ulaştı Çatısı çöktü yüreğimin ... Ahmet Faruk Şahin |