1
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
857
Okunma
Her günü, ayı, yılı saydım tek tek
Saatler, dakikalar geçmez oldu
Eski penceremden seni gözledim aylarca
Sardunyalar çiçek açtı penceremde, yoksun.
Kar taneleri su olup süzüldü.
Yapraklar bir bir döküldü yine yoksun.
Yine yoksun.
Karanlık çökünce sokağıma,
ışıklar, süzülür girerdi odama.
Çok değil, bir gölgenin varlığını bekledim
yok, yine yoksun.
Göklerde yüzen bulutlardaki suretin
sis olup çöktüklerinde sokağıma
delicesine koştururken bulmak için seni
gecelerimi sabaha bağlar,
her gün doğumunda güneşe bakar her gün
ağlardım.
Yine yoksun.
Bir yıldız kayardı geç vakit dilek tutardım.
Diğer yıldızlarda hep seni arardım.
Gündüzleri pencereme konan bülbüle,
Karşı evin saçağına tünemiş gece kuşuna
her gelişlerinde seni sorardım
susarlardı.
Boyunlarını büker kanat çırpar uzaklaşırlardı.
Kuşlardan da haber alamaz oldum,
Yıldızlar da parlamaz oldu.
Yoksun. Yine yoksun.
Bekle; ben saçaktaki gece kuşunu, penceremdeki
bülbülü, yıldızları, sisli havayı, bulutları, sardunyayı, sonbaharı
kışı yazı, ilkbaharı.
Gölgesiz odamı, sensiz yaşamı bırakıp geliyorum
5.0
100% (1)