DEDİM Mİ DEMEDİM MİBir zamanlar can olan, o yalancı gözlerle; Bakacaktır ey gönül dedim mi demedim mi? Gözyaşın mutluluktan değil safi kederden; Akacaktır ey gönül dedim mi demedim mi? Rest çektiren kimdi kim şu hayatın restine; Aklımdaki hayalin düşlerime kastı ne? Sen bakmaya kıyamaz sen titrerken üstüne; Bıkacaktır ey gönül dedim mi demedim mi? Saymadık sevda için dökerken terimizi; Kurşuna dizdirirken son kalan erimizi; Derme çatma olsa da şu gönül yerimizi; Yıkacaktır ey gönül dedim mi demedim mi? Belki de çok mutludur başka dizde yatarak; İnandım yalanına biraz hayal katarak; Tabutuna çiviyi kahkahalar atarak; Çakacaktır ey gönül dedim mi demedim mi? Tutma diyen elleri vedaya kanıt artık; Gözyaşlarım gözümde yükselen anıt artık; Bin soruya “Hoşcakal” en güzel yanıt artık; Çıkacaktır ey gönül dedim mi demedim mi? Yaradanım duymadı en bakir dileğimi; Kaderim tamamlasın mümkünse gereğini; Girerken bahtiyardın sıkarken yüreğini; Sökecektir ey gönül dedim mi demedim mi? Gördüğünde gülmesin diz çöksen de kalk yerden; Geçtiği sokaklardan uzaklaştın yok yerden; Kimseler bükemezken bileğini kırk yerden; Bükecektir ey gönül dedim mi demedim mi? Varlığını suçlayıp, öldürdü yokluğunda; Sallandın yıllar yılı bir umut ipliğinde; Resim, mektup ne varsa bir sokak çöplüğünde; Yakacaktır ey gönül dedim mi demedim mi? “Yüklenmişim gönüle küfretmişim, kızmışım; İlk bakıştan bu yana suya yazı yazmışım;” Ali ALTINLI – 05/09/2015 Saat: 14:30 |