yalnızlık duygusu
Çok garip bir duygu, evde yalnızlık
Odanın kapısını açmaya korkuyorsun Ya odadan odaya geçmekte ayrı bir ürperti Sanki, korkuların tuzağında coşkun bir melodisin Ve sanki içine zorla takılmış gizli bir maske var İnsan uyukluyor bazen korkunun kucağında Kırılan cesaretini toplamak için Ama insan, inancıyla yenebilmeli korkusunu! Yürüyebilmeli, gönlünün ufki basamaklarında Gençliğin basamakları nağmeli bir süreç Her basamak nisanda yağmur kokusu Her evresi, hayatın dokunan kilimidir Her yaşta duyar insan, sevgi sözcüklerini de Yaşlanınca daha bir özlemle hissettiriyor kendini Yıllar; nasılda yaşlanmış üzerimde Onca biriken yükünlesin, ağır aksak tonajı Kucak açmış kuşlar bana, bambaşka bir iklimde Her yaşta kaybolmaması gereken insanlığın imajı Gönlümün her köşesinde, ıssız bir adadayım Ahret yolcusu kalmasın, bu dünyadan adayım Yok, hiç kimseye sitemim herkesin hali farklı Ne gülümsüyor yıldızlarım, güneşte üzgün tepemde Âlem kaymış ekseninden, çoğu insan yandan çarklı Nazar muskam boynumda,nasihatler küpemde! Hey yalnızlık üzgün müsün ne, sende benim gibi? Üzülme; her yalnızlıkta korkar oldu zaten kendinden Her yalnızlık yaslanır kocaman bir duvara Korkmamak için örmemelisin ruhunda duvar İnançla yükselir insan, ruhun zirvesine Yani her basamaktır, duraksanan bir vesile Can işte; baskı yapar durur ruhun kafesine Yıkıp duvarını hürriyete kavuşmak için Her korku, hürriyete örülen engelli bir duruş Her korkuyu yenmek içindir, son vuruş Her ilaç bir bade ise özgün bedende Her canlı kavuşmak ister, hicret ebede Yaslanmış; korkunun ruhuna yaslanmış gece Sanki yatalak bir hasta gibi bekliyor sabahı Sayıklıyorum ismini derdim der(d)ince Düşünüyorum yalnızlığın korkusunda özgün ervahı Ben, korkunun yere düşen gölgesiyim Yusuf Erdoğan |