TEPEDEKİ EVGüneş batarken tam arkasında, Çamlar arasında duran eski ev Bir başka görünür nedense bana, Öyle hüzünle dolar tepedeki ev... Kırmızı kiremitli sivri çatısı Güneşle birlikte rengârenk şimdi. Eski panjurları dünyaya küsmüş, İçine kapanmış insanlar gibi... Bahçesi ıssız, çamları suskun, Havuzu kupkuru, yolları yorgun, Sarmaşık dalları sarmış duvarı, Öyle sessiz odaları, öyle de mahzun... Eski sandalyeler, kırık bir masa, Çiçekleri solmamış nedense hâlâ. Kaplamış sessizlik bu eski evi, Bürünmüş bilmem ki nedendir yasa? Bahçe kapısından sessiz bakarım, Mis gibi kokar o hanımelleri, Yankılanır sanki göçmüş sesleri, Nerede kim bilir eski sahibi? |