MOR MENEKŞE
İlkbaharın gelişiyle,
Keyifle uzanmışım Yemyeşil çimenlere. Bir inilti sesiyle geldim kendime. Şöyle bir bakındım çevreme. Yeşilliklerin içinde, Boynu bükük mor bir menekşe Sırtını dönmüş güneşe. Dalıp gitmiş gözleri Kendi gölgesine. Eğilip sual ettim kendine: ‘ ‘ Neden boynun bükük? Söyle bana Mor Menekşe.’’ Dermansız dert yoktur derler, Belki derman olurum derdine. Boynu bükük mor menekşe Buğulu gözleri ile, Şöyle bir baktı yüzüme. ‘ ‘ Derman yoktur’’ dedi benim derdime. Merhaba demek için güneşe, Tek tek kazdım toprağı günlerce. Umutlarım büyüdü çığ misali Yüreğimin derinliklerinde. Bir sabah uyanınca, Gülümserken buldum güneşi Başımın tam üzerinde. Açıverdim yapraklarımı Büyük bir sevinç ile. Güzelliğim dillere destan. Benim adım Mor Menekşe. Acımadan bastılar Kökümdeki toprağa. Fark etmediler güzelliğimi, Fark etmediler bir kez bile. Bütün çabalarım boşunaymış. Birden buldum kendimi Özü başka, sözü başka bir alemde. Uyuyup kalsaydım keşke Toprağımın derinliklerinde. Üzülme sen Mor Menekşe; Yakışmamış hüzün o güzel yüzüne. Umudunu yitirme… Daha ne günler göreceğiz Var olduğumuz sürede. Yine bahar gelince, Selam verdiğinde güneşe, Bulacaksın kendini Bambaşka bir alemde. Dünyanın döngüsü böyle, Harmanlanır her şey Bir birinin içinde. Sonra sunulur evrene. Kimler gelir; kimler geçer, Devran döner hep böyle. Yürekten gülümse hayata, Dimdik dur toprağın üzerinde. Unutma sen Mor Menekşe: Güzelliği görmeyen gönüller Zamanla yok olur kendi içinde. Şimdilik bana müsaade. Gelecek bahar yeni umutlar ile Buluşmak üzere. Hoşça kal Mor Menekşe. E. YAVUZ |
Zamanla yok olur kendi içinde. çok doğru bir söz . tebrikler...