Aşk Hüzzam Bir RapsodiBaşa sarılamayan anların uçuk dudağında çığlık Renklerin donuk bakışlarıyla süzüyorum vakitleri Nefreti bölüşüyor çocuklar gönlüme dar sokaklarda İncecik bir perdenin ardından bakmakta bana aşk Dilimin sevinç kurnalarından sular dökülüyor tenime Göçebe düşlerin ihtiyar bakışlarında dünyevi hazlar Zamansız bir acıyla sarsılıyor ruhumun hazan vakitleri Terk edilmiş gömütlüklerde sıcacık bir Fatiha şimdi an Hangi unutulmuşluğun yangınlarında aşka dair izlerim Mum kendi sevilerini ışıtmakta ah, yine karanlıklardayım Eksik sevişmelerin işkence odasında şiir doğurur kadınlar Geceyi kilitlerler yasak öpüşlere, aşk hüzzam bir rapsodi Sevi sağarlar çürümüş göğüslerinden yalanın kovanlarına Kurşun alınlarında hicaz keder, namus çürük tende kader Kalbimden vur hayat, düşsünler beni unutuluşun kayıtlarına Hangi başlığı atsam bu şiire, düğümlenir gönlümde bakışların Kıyısını arayan bir dalım ben, gülüşüne yol aldıkça senli anılarım Öperim geceyi gözlerinden, uğultulu ormanlarda uykuya dalarım Efkârım düşler ülkesinde kaybolur, yitik dünlere ağıtlar yakarım Hüzün içerim kınalı avuçlarından, bir gün yokluğunda kaybolurum Selahattin YETGİN |