Ah; yekpare maaş ilen kaldım ben; Elin kızı miras yedi, bol gezdi. Temaşa-i rezidansa çıkuben, Kuşbakışı nice nice il gezdi. Hızlı tren, şimendifer, teyyare, Kat’a biri ilen etmez idare! Meğer kıblegahı nefs-i emmare, Kokoş haspam sağ yaşadı sol gezdi! İdrak gerek beyaz ile karayı Kınla kılıç soğutmasın arayı. Uzatınca altı milyon parayı, Dolandı cümleler, dahi dil gezdi. Yürek yandı yoksulluğun közünden Rahmet nuru çıkıvermiş özünden. Bunun gibi şükürsüzler yüzünden, Memlekette fukaralık kol gezdi. Kılıf arayana hazır bahane, Ulan Kanun, gezen gezsin; sana ne! Cüz’i metelikle huzurlu hane, Sanki senin üzerinde fil gezdi!