MELANKOLİK SERSERİMELANKOLİK BİR SERSERİ Kel bir Park’ta yeşil parka,soğuk diye sırtımdaki kırık dökük tahta masa,sandalyede garip gibi Şeker kırık,bardak küçük,tat vermiyor çay’ın demi Masa alçak,tabak naylon,dost sandığın insan gibi Kırık dökük bir çerçeve,tuttuğum şu elimdeki içindeki resmin eski,sen hep gençsin melek gibi Hazan vurmuş bedenimi,şu yapraksız ağaç gibi Boş bardaksın elimdeki,viran olmuş gönlüm gibi Halka halka tütüyor bak yanan tütün elimdeki Duman duman yükselen bulut sensin duvak gibi Efkar bastı içiyorum,sensiz Erkan çocuk gibi Çayla sarhoş oluyorum,sanma alkol elimdeki Yanımda sen ruhumda sen,yalnız sensin beynimdeki Melankolik bir serseri,yarattığın bu bendeki Sesin gelir yankı gibi,aynadasın karşımdaki Son sözlerin bir ok gibi,yaraladı şu kalbimi Bırakıp gitsende beni,unutur mu gönlüm seni? Ne çare ki uzaktasın,huzurumdun mazimdeki 28.05.2015 Erkan Kadıoğlu |
Duygusuyla anlatımıyla çok güzel olmakla birlikte ciddi şekilde ritm sorunu var gibi geldi bana.Her dizenin sonunun (i) sesiyle bitmesi şiiri öz anlamından uzaklaştırıp aşırı makamsal bir ezgi havasına büründürmüş sanki...tabi ki bu benim kendi görüşüm.Elbette ki şiirin öz sesinin olması gerekir, ahengin olması gerekir ama fazlası da ciddi şekilde bir sorun gibi görünüyor ...Yanlış anlamamınızı ümit ederek.Saygılarımla.