Renklerin raksıŞiirin hikayesini görmek için tıklayın Ona bakarken
Zamanın durduğu insana yazılmıştır. Hiç okuyamayacak belki ama yazmasam olmazdı. Sadece sevdiklerinize değil, belki fırsatınız olsa ölümüne sevebileceklerinize bile şiir yazın. Yoksa çekilir tarafı yok şu ömrün. Nasılda büyük çerçeveye resim, Gülüşünü sığdırmaya An’ım yok. Akbabalar kahvaltısına uyanmışız Çölümün mavisi Tedirginim. Çarkı kırma telaşındayız Çarkta bizi haliyle Çomak sokma kalbime. Tamda orta yerindeyim Bırakıpta gidebilmenin Haberin yok, Yangın yerine su damlası Talan olana gelecek kaygısı Taşıyorum, Terazim yenik düşer sana, Kırılırım. Kendi yalanlarına, İlk inananım ben, Hakikatini al git gözlerimden. Nicedir, cephesinde ümidin Ve mücadelenin serseriliğinde Böyle bir sefa görülmemiştir Bu ne İsraftır böyle, Beni kendime düşüren, Renklerin raksı bu resmi Hangi çerçeve alır, Çivisi olsam can kurban, Lakin çakıldığım duvar yıkılır. Mizacı sert, izahı kıymetli Sessiz babalar gibi Sevmişiz memleketi Dilimiz küfrüne dokunmuş doğrudur, İsyanımız hep eğriye... Ama olmuyor böyle, Oruçlu gönlümüzün orta yerine Şelale oluyor saçların, Bende insanım. Kaldım onca sınavdan, vazgeçenlerimden, ümitlerimden, küfürlü memleket sevgimden, Ama sen bana kalmazsın, Payımı almışım ettiklerimden. O vakit, Hangi gecenin ışığıysan artık Hangi okyanusun derininde gizlenen, Belki bir duanın kutsalısındır Hiç Farketmez, Dön gayri. Ya da Asyanın orta yerinde, Amaçsızca yarınını kovalayan, Körpe, deli taylar gibi yaşa bileğinin hakkıyla Alnına ter ettiğin geleceği. Ha, olurda bir gün Kör çarkın, kirli dişlisi Görürsün beni, gülüp geçme, Okkalısından tükür, Unutmuşluğumun orta yerine, Tükür ki, Yaradanına şükrüm; Baki kalsın. Memleketi koynuna alıpta, sevemeyenler utansın. |