GEÇER...
İnci taneleri döken gözlerin,
Sevdayı imbikten süzerde geçer... Hicran bulutları kor alev alev, Gönül sılasından gezerde geçer... Gurbeti gönlünde yaşarken aşık, Esen yelden hile sezerde geçer... Gözleri görmüyor kalp gözü açık, Sevdanın sillesi ezerde geçer... Ilgıt ılgıt esen rüzgarlar muştu, Sevda bağlarını gezerde geçer.. Düğüm düğüm hançeremde çığlıklar, Sevda sırlarını çözerde geçer... Ruhuma kilidi vuran bu sevda; Bal ile ağuyu özerde geçer... Yıllar miheng miheng ömürden aldı, Acıyla tatlıyı dizerde geçer... Bilmem acılarım diner mi bir gün? Hicran yaraları mezarda geçer... Sen gülü kokladın ,bense dikeni, Acılar gönlüme sızarda geçer... Bin bir naz içinde inler benliğim, Sevgi bağlarını bozarda geçer... Gözlerin ruhuma acı dökerken, Katlime fermanı yazarda geçer... Gönlüm göz göz oldu yaralar içre, Sevda yaralarım azar da geçer... Ruhuma ilmiği atan kör sevda, İlmiği sevginle çözer de geçer... Bir tespih tanesi; gecem gündüzüm, Umudu ipliğe dizer de geçer... Ferhat şu dağları deldi ne oldu.? Şirinin feryadı mezarda geçer... Gönül bahçesine ekilen güller... Rüzgardan kokuyu sezer de geçer... Bedenimi yiyen kara topraktan ; Yare bir demet gül gülzare geçer... Musa DOĞRUER(TESLİMİ) 02.04.2014.. |