Düşsel
Sıska bir yalnızlıktı aslında,
Sessiz, çirkin ve öksüz bir yalnızlık.. Bin yıla uyuyup, bir an’ a uyanmış; bahara uyanmıştı. Bahar iyi adammıştı. Aynı çığlık bir sonsuzluğunda dehlizinin: kenar çizgileri yitmiş, bitip tükenmiş bir kimsesizliğin. Bir de hayasızlığında kayıtsızlığının. Şimdi, sızısıysa eğer bu belirtisiz zamanının; öç almaya gelir arta kalan yarısında ömrünün. Bugün değilse yarın, yarın değilse öbür gün. İşte! Hepsi sürgününde bu döngünün. Hepsi.. Sürgününde... |