YOL VER DAĞLAR
Yol ver dağlar ben canana varayım
Gayrı bu ellerde kalamam dağlar Varıp eşiğine yüzüm süreyim Bundan başka murat alamam dağlar Yalınayak düşüp gitsem yollara Sorsam yönüm halden bilen kullara Nail olsam yar elinden ballara Belki zehir verir bilemem dağlar Düşmüşüm bir aşka serimde hasret Aşk-ı sevda mıdır yoksa ki gaflet Oturup kendimle eyledim ülfet Derdime bir derman olamam dağlar Visal-i cananım kaldı gözümde Bu nar-ı cehennem yanar özümde Dolanırım iki elim dizimde Yalınız yaramı saramam dağlar Sızlıyor inceden yüreğim başı Durmuyor akıyor gözümün yaşı Zehir etti firkat ekmeği aşı Ben başka sofrada doyamam dağlar Bu hasret sinemde ateş misali Öyle bir yakar ki yoktur emsali Serimde dolanır yarin visali Aradım çıkar yol bulamam dağlar Hadden aştı gider benim zararım Canana varmaya bir yol ararım Budur kisp-i karım budur kararım Bundan başka karar kılamam dağlar Herkese ayandır uzunum kısam Bu nar-ı hasrettir kederim tasam Varıp yar bağına ayağım basam Başka bahçelerde solamam dağlar Saymışım dünyayı bir paslı pula Benim tek minnetim bir nazlı kula Müptela olmuşum o gonca güle Ondan başka dala konamam dağlar Ah çeker gezerim gözlerim yaşlı Yaralıdır gönlüm yollarım taşlı O yarin sevdası canıma işli Cananı canımdan soyamam dağlar Kapatıp gözümü girdim bu raha Dayadım sırtımı gülyüzlü Şah’a Reva mı gördünüz bunu Emrah’a Cananı görmeden ölemem dağlar 24 Nisan 2013-Çarşamba |